Liseli yıllarımı geçirdiğim Bursa’dan ve lezzetlerinden bahsedeceğim bu ay sizlere. Bursa en bilindik özelliği ile yeşilliği ve uzun bir tarihi geçmişi ile ulu bir şehirdir. Yeşilliği Uludağ eteğinde kurulmuş olması tüm şehrin bir zamanlar bol ağaçlı yapısından gelmektedir. Dikkat ettiyseniz –di’li geçmiş zaman kullandım, Uludağ Milli Parkını saymazsanız Bursa ovasına baktığınızda şimdilerde bolca betonarme yapılaşma göreceksiniz.
Nüfus olarak Türkiye’nin 4. Büyük şehri olan Bursa 1990’lı yıllarda bir sanayi şehri durumuna gelmesi ile oldukça göç almıştır. Bu göçün sebebi ile çarpık kentleşme betonlaşmadan fazlaca nasibini almaktadır.
Şehir merkezi ve ilçeleri ile harika bir miras şehridir Bursa. Tabiat güzellikleri İznik ve Uluabat gölleri, eşsiz güzelliği ile Uludağ, Roma, Bizans ve Osmanlı mirasının en güzel örnekleri, kaplıcaları, ipekböcekçiliği, Karagözü, Hacıvatı, İskender Kebabı, Kestane Şekeri ve nefis lezzetleri ile Bursa UNESCO dünya kültür mirasıdır. Şehir Osmanlı İmparatorluğunun ilk başkentidir. Kuruluşu Bursa topraklarında olmuştur. Gezilecek yerler konusunda bu bize ipucu vermektedir. Hanlar, hamamlar, camiler ve yüzyıllık tarihi kervansarayları ile oldukça geniş bir miras.
Benim için Bursa denildiğinde akla gelen en önemli gezilecek yerleri sizler için kısaca topladım. Şehir merkezindeyseniz Ulucami, Kozahan ve Kapalı çarşıda gezmenizi öneririm. Bursa bir tekstil şehri. Osmanlı döneminde ipeğin Anadolu topraklarındaki başkenti. İpekçiliğin kalbi de Kozahan. Halen ipek üreticilerinin satış mağazalarının bulunduğu han II Beyazıt tarafından 1490 yılında yaptırılmıştır. Bu güzel yapı günümüzde de popülerliğini korumaktadır. Avlu kısmında şimdilerde çay bahçeleri ve kafeler bulunmaktadır. Koza Han’da bir kahve molası verin ve avlunun tam ortasında bulunan tarihi şadırvanı izleyerek tarihin tadını çıkartın. Şehir merkezinde Koza han dışında İpek Hanı, Emir Hanı gibi tarihi hanları da gezebilirsiniz.
Şehirden uzaklaşıp doğa da olmak isterseniz yaz ve kışı ayrı güzel Uludağ’da vakit geçirebilirsiniz. Kış Turizminin Anadolu topraklarındaki en önemli adreslerinden olan dağ, kış sporları tutkunları için önemli bir uğrak yeridir. Yaz döneminde de başta kamp ve doğa meraklıları oldukça rağbet gösterir. 1961 yılından sonra Milli Park ilan edilen ve koruma altına alınan Uludağ’ın antik çağdaki isminin Olympos olduğu ilk tarihçi Herodot’un kitaplarında bahsediliyor. Şanslıysanız ve Bursa seyahatinizde hava koşulları elverişli ise teleferik iledağa çıkmayı tercih edin derim, tabi yükseklik korkunuz yoksa.
Şehrin yakınlarında bulunan eski köyleri ziyaret etmek listenizde olabilir. Cumalıkızık köyü en popüler köylerdendir. Tipik Osmanlı köy mimarisi örneklerini görebileceğiniz sevimli bir köydür. Şehirde alternatif bir kahvaltı planı içinde olacağınız bir merkezdir. Uludağ eteklerinde kurulan köylerin birçoğuna Kızık denilmektedir. Köyün içinde buluna cumbalı kerpiç evler ve kaldırımsız taş döşeli dar sokaklarında gezmenizi öneririm. Yine şehre yakın bir köy olan Misi köyüne gidip doğanın ve köyün tadını çıkartabilirsiniz. Nehir kenarında çok keyifli kahvaltı dükkânları bulunmakta ve şehir yaşamından uzaklaşmak için önemli merkezdir.
Bursa’nın deniz kıyısı ilçelerinden Mudanya ve ona bağlı küçük bir belde olan Tirilye kesinlikle uğranılması gerekli bir merkezdir. Osmanlı döneminde bir Rum yerleşkesi olan belde de bulunan üç manastır kalıntısı günümüze kadar gelmiştir. Aynı zaman da yedi kilise, üç ayazma bulunmaktadır. Tertemiz havası ile huzurun beldesidir.
Gölyazı, İznik, Mudanya, Gemlik Bursa’da ziyaret edeceğiniz diğer ilçelerdir. Özellikle çiniden hoşlanıyorsanız dünyanın en önemli Çini merkezlerinden olan İznik Bursa gezinizde uğrak noktalarınızdan olmalı. İznik gölü ve Sansarak Vadisi görülmeye değer doğal güzelliklerdendir.
Neler yiyeceğiz…
İskendersiz Bursa gezisi olmaz…
Benim için Bursa demek büyük bir lezzet serüveni demek. Bursa’da neler yemelisiniz? Tabii ki ilk akla gelen Bursa İskender Kebabı olmaktadır. Bursa’dan tüm dünyaya yayılan bir marka olarak İskender kebabı 150 yıl önce keşfedilmiş. Kebapçı İskender Bey (1848-1934), 19. yüzyılın ikinci yarısına kadar, yüzlerce yıldır ateşe paralel pişirilen kuzuyu, kemik ve sinirlerinden arındırarak dikey madeni çubuk üzerinde, kendi ekseni etrafında döndürerek yeni bir kebap icat etmiş, İskender kebabı böyle ortaya çıkmıştır.İskender isminin bir marka tarafından tescillenmesi ile ismi sadece o işletmeler de İskender Kebabı olarak anılan kebap için benim favori mekânın Eski Garajın karşısında ara sokakta bulunan Uludağ Kebapçısı Cemal Cemil ustadır.
Bursa’ya gitmişken uğramadan dönmeyin diyeceğim adreslerdendir. Yine Bursa kebabının bulan ve tescilleyen İskenderoğlu ailesinin de kendine ait işletmelerinde keyifli kebap yiyebilirsiniz. Bursa döneri ağırlıklı kıymadan yapılmaktadır ve usulen bu teknik ile yapılmaktadır. Son yıllarda bu oldukça tartışma konusu olup döner kıymadan olmaz etten olur tartışmaları oldukça komik gelmektedir. Yüzyılın üstündedir bu usul ile hazırlanan döneri eleştirmek ve armutla elmayı karşılaştırmak beni hep gülümsetmektedir.
Cantık nedir bilirmisiniz?
İki yüzyıl önce Kırım tatarları tarafından Anadolu topraklarına ve Bursa’ya gelmiş olan Cantık pideye benzer bir hamur işidir. Bursa denilince akla ilk İskender kebap, pideli köfte ve kestane şekeri gibi lezzetler gelir. Aslında Bursa’da bu lezzetlerden daha fazla tüketilen bir lezzet var ki o da Cantıktır. Peki, Cantık nerede yenilecek sorularını duyar gibi oluyorum. Cantık için benim öncelikli ilk adresim Kayhan Çarşısında bulunan Acı Dayı Cantık’tir. İşletme, Bursa’nın en eski cantık fırınlarındandır. Yemeden şehirden ayrılmayın derim.
Yine bir diğer Bursa cantık fırını, geçmişi 1860’a dayanan Pidecioğlu Pide fırınıdır. İşletme cantık yanında İskender kebabında, pideli köftede kullanılan altlık pidenin de imalatını yapar ve yüzlerce işletmeye hizmet verir. Sizde benim gibi eski işletmeleri gezmeyi seviyorsanız Pidecioğlu Fırını özel dükkânlardandır.
Öğlen tencere yemeği sevenler için…
Bursa’da tencere yemeği yapan çok iyi esnaf lokantaları bulunmaktadır. Bu sınıf içinde yer alan benim listemdeki özel dükkânlardan size örnekler anlatmak istiyorum. Listemizin ilk sırasında Fasulyeli bulunmakta. İsminden de anlaşılacağı gibi yirminin üstünde kuru fasulye çeşidi yapan işletmenin lezzet hikâyesi dededen gelmekte. İşletmeci Emir Topuk’un iyi esnaflığının yanında mutfaktaki maharetlerinin şiir gibi sunulduğu güçlü bir yemek tezgâhına sahip. Yolunuzun düşmesi için çok neden olduğunu unutmayın.
Bursa’nın nüfusunda Rumeli göçmenlerinin oranı oldukça fazladır. İşlete bir Rumeli göçmeni ailenin evladı olarak doğan Bülent Şefin dükkânı hem görsel hem de harika bir lezzet sunan bir esnaf lokantasıdır. Patlıcan çığırtması da ekşili köftesi de ve diğer tüm yemekleri de muhteşem! Standartların çok üzerinde bir lokanta.
Size yarım asırlık bir lezzet durağı daha önermek isterim. Hacı İlyas lokantası. Her sabah çorba ile başlayan serüven öğlen tüm yemekler bitene kadar devam edip son bulmakta. Oldukça lezzetli tencere yemekleri için çok iyi bir alternatiftir.
İyi yemek, kaliteli malzeme ve 3 öğünü farklı farklı menülerle kendinizi doyuracağınız bir şef lokantasından bahsetmezsem olmaz. Bursa’da son yıllarda açılan ve işin başındaki şef, seyyah, lezzet serüveni avcısı Ömür Akkor’un harika dükkânı Zennup 1884 bence Bursa seyahatinizde farklı yöresel lezzetler sunan harika bir alternatiftir. Zennup şefin babaannesinin ismi, 1884 ise bu yılda basılmış Mehmet Kamil’in yazdığı ve ilk Türk yemek kitabı olan Melceü’t-Tabbâhin (Aşçıların Sığınağı ) dan gelmektedir. Bir yemek efsanesi sloganını gerçekten hak eden görsel sunumlara ve aynı zamanda lezzete sahip. Kesin uğrayın diyeceğim mekânlardandır.
Anadolu’nun her yerinde yüzlerce çeşit köfte yapılmakta ve köftenin peşinden seyyah olsanız yolunuzun Bursa’dan geçmesi gereken birkaç önemli köfte adresinden bahsetmek istiyorum. Benim listemin en başında Küçük Sanayi sitesinin içinde bulunan Köfteci Serkan gelmektedir. Yakın arkadaşım Mehmet’in tavsiyesi ile gittiğim dükkâna adeta abone oldum diyebilirim. Mekânda benim favorim biberli ve sebzeli köftedir. Yemeden Bursa’dan dönmeyin derim. Sanayi lezzeti olduğu için öğlen servisine kadar açık olduğunu unutmayın.
Bursa’da köfte denildiğinde aslında ilk akla pideli köfte gelir. Aslında usul olarak İskender kebabın döner yerine köfte konulmuş hali denilebilir. Aslında Bursa’da yaşayan halka sorsanız gariban İskender’i de denilir. İskender kebabın fiyat performansının çok altında olması bunu söyletmektedir. Pidenin üstüne konulan köftenin üstüne tereyağı ile yoğurt ve domates sosu ile harika bir lezzet şöleni yaşanır. Pideli köfte, Bursa’da kayhan köftesi olarak ta anılır. Bunun esas nedeni pideli köftecilerin Kayhan çarşısı içinde yoğunlaşmış olmasındandır. Kayhan çarşısında benim favori pideli köftecim Yeşil Pideli Köfte Salonudur. Gittiğinizde nedenini gerçekten anlarsınız. Oldukça kaliteli malzemelerden hazırlanan menü unutamayacağınız bir tat yolculuğu yaptıracaktır.
İsmi Kayhan Köftecisi olup Kayhan çarşısında olmayan ama yemek için seyahat ettiren dükkân sloganı ile Bursa’ya yüzlerce yemek sevdalısının gelmesini sağlayan bir işletmeden bahsetmek istiyorum size. Orçun ve Ceyhun kardeşlerin açtığı ve kökeninde Kayhan Çarşısı esnafı bir babanın evlatları olarak esnaf lokantasına yeni nesil bir konsept vererek açtıkları dükkânın her zaman başında olup hizmet veren özel bir dükkândır Kayhan Köftecisi. Bursa’daysanız uğramadan geçmeyin.
Dediğim gibi Bursa bir balkan göçmenlerinin çoğunlukta olduğu bir şehrimiz. Balkan köftesi sevenler için Şirin Rodop köftecisi de önerilerim arasındadır.
Sabah kahvaltı ve sonrasında aperatif bir şeyler yemek isterseniz Gökhan Aperatif şehrin en özel kahvaltısını ve çeşitlerini size sunmaktadır. Kendisinde favorim salçalı kavurmalı yumurta. Yeme de yanında yat derler ya işte o hesap. İşletmeci Gökhan babasından görevi devir almış ve bu bayrağı daha da ilerilere taşıyan bir işletmeci profili. Uğrayın…
Gelelim Bursa’nın gece mekânlarına. Bursa tarihi bir şehrimiz olduğu için ilk başta sizlere buna en uygun bir dükkân olan Emek Lokantası ile başlamak istiyorum. Emek Lokantası şimdiki işletmecisi Cengiz abinin dedesinden kalma 3. Kuşağın ilettiği Bursa’nın en eski meyhanelerinden birisidir. Toplamda 6 tane mermer masası olan mekânda masaların dili olsa da neleri bizler ile paylaşır bilmem. Duvarlarda asılı siyah beyaz resimlerde mekânın müdavimlerinin tarihlerini barındırıyor. Bu dükkân normal meyhanelerden farklı. Usulleri var. Yüksek sesle konuşulmaz, herkes birbirine saygılıdır. Çok çeşit mezesi yoktur. Olanlarda çok lezzetlidir. Köftesinin yanında iki duble rakı ile sohbetinizi yaparsınız. Türkiye’de emek lokantası gibi çok az işletme kalmıştır. O sebeple çok çok özel bir dükkândır. Giderseniz Cengiz abiye selamlarımızı iletin. Liseli yıllardan beridir tanıdığımız ne dertlerimizi dinlemiş bir abimizdir.
Çam 2 Meyhanesi’de eski meyhanelerdendir. Beyin söğüş yemeden dönmeyin. Tabi yanında yarım kilo rakı.
Yusuf Restoran’ta Bursa’nın en eski ve köklü meyhanelerindendir. Mekânda çalışan garsonların yaşları 50 yaş ve üstünde olup komilikten garsonluğa kadar bir hayat mücadelesini meyhanede yaşamış emekçiler bulunmaktadır. Patlıcan kızartması ve ciğeri yemeden dönmeyin.
Bursa’nın en özel işletmelerinden Saki Rum Meyhanesi benim için özel bir lezzet dükkânıdır. İşletmecisi Semih abi sektörün en tecrübeli işletmecilerindendir. Kendisi yılların tecrübesini Saki’de yaşamakta ve çok özel bir butik meyhane işletmekte. Ürünlerinin çoğunluğunun alışverişini kendisi yapmakta. Her ürün için özenip Anadolu’nun çeşitli yerlerinden özel lezzetlerin peşindedir. Yurt dışını gezip nerelerde neler yapılmakta bunu yakinen takip etmekte ve bu birikimini ise işletmesindeki hizmet ile sunmaktadır. Benim kişisel listemde gerçekten özel bir yeri olan Saki Rum Meyhanesini sevgi ile önermekteyim. Menüsünde et, balık ve mezeleri bulunan mekânınspesiyali ahtapot, beybi kalamar, kokoreç diyebilirim.
Ritüel ocak başı son dönemlerde açılan ve beğendiğim bir lezzet noktası. Bursa’nın Balat bölgesinde açılan ve inanılmaz tatlarda hizmet sunan dükkânı denemenizi öneriyorum.
Bu ay sizlere benimde çok sevdiğim şehir olan Bursa ve lezzetlerinden bahsettim. Dilerim iştah açıcı olmuştur. Bursa tüm mevsimlerin ayrı ayrı güzel yaşandığı bir şehirdir. Gitmeyenleriniz varsa rotanızı Bursa’ya çevirebilirsiniz. Gidenleriniz de yeniden başka bir Bursa için alternatif olarak belirleyebilirsiniz.
Afiyetle kalın.