Kamusal Politika ve Demokrasi Çalışmaları Derneği'nin (PODEM) gerçekleştirdiği bir araştırma Türkiye’de kadınların sadece yüzde 21’inin siyasete ilgi duyduğunu ortaya koymuştu.
Siyaset, bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde sıradan bir uğraş değil. Siyaset; ekonomi, güvenlik, sağlık, eğitim ve birçok alanda aktif olmak demek. Durum böyle olunca siyaset yapanlardan da beklentiler bir o kadar yüksek oluyor. Tabi ki siyaset sadece mecliste, partilerde yapılmıyor. Doğrudan halka dokunan, birebir iletişim kurulan, yapanın da kendisinden bir şeyler kattığı önemli bir alan daha var. O da yerel yönetimlerin ta kendisi.
Demokrasinin başkenti, Türkiye’nin batıya açılan kapısı olarak tanımlanan İzmir çok önemli kadın siyasi figürler yetiştirdi. Hem genel siyasete hem de yerel siyasete tanınmış birçok isim kazandırdı. İzmir, Kurtuluş Savaşı’nın önemli isimlerinden birisi olan edebiyatçı kimliği ile tanınan Halide Edip Adıvar ile başlayan bu insan yetiştirme yolcuğunu halen daha sürdürüyor.
Geçtiğimiz yıl hayata veda eden Türkiye’nin ilk kadın bakanlarından Işılay Saygın’ın 26 yaşında Buca gibi önemli bir ilçede belediye başkanlığı yaparak aktif siyasete başladığını göz önünde bulundurursak bugünün siyaset yapan kadınlarına da önemli görevler düşüyor.
Çünkü rol model almaları gereken bu kişinin üstüne beş dönem milletvekilliği görevi de bulunuyor. Ne yazık ki siyasi partiler içinde uygulanan “kota” mevzuna göre belirlenen kadın siyasetçilerin talip oldukları makamlara aday gösterilmesi de öyle kolay olmuyor.
İzmir bu konuda dikkat çeken bir noktaya biraz zor da olsa gelebilmiş bir kent. 31 Mart yerel seçimlerinden sonra dört belediye başkanıyla 81 il arasında dikkat çekiyor. AK Partili Kiraz Belediye Başkanı Saliha Özçınar’ın ikinci dönemi. MHP’den seçilip daha sonra parti değiştiren Özçınar kısa sürede alıştığı partinin de gücüyle önemli işlere imza attı. Diğer isimler ise CHP’den. Üstelik üç isim de yeni. Balçova Belediye Başkanı Fatma Çalkaya, Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Şengel ile Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan da kendi ilçelerinde erkeklere taş çıkartıyor.
Selçuk’ta seçimi kazanırken üstüne bayrağı AK Partili bir isimden devralan Ceritoğlu ile Karaburun’un Başkanı Erdoğan’ın başkanlıktan önce yerel yönetimler alanında deneyimi bulunuyor. Meclis üyesi olarak bir önceki dönem ilçeye hizmet eden başkanlar şimdi bulundukları karar verici makamda adeta tarih yazıyor.
Geçtiğimiz günlerde, Balçova’da bayrağı eşi Mehmet Ali Çalkaya’dan devralan Fatma başkan ile bir araya gelmiştim. 15 yıl gibi uzun bir süre sadece başkan eşi olarak durmadığını gösteren icraatlar yapan Çalkaya’nın önü çok açık. Eğitimden sanata, sosyal projelerden sağlığa kadar klasik belediyecilik hizmetlerinden daha fazlasını yapan Çalkaya koltuğu kolay kolay bırakmayacak gibi görünüyor.
Tarihi Efes Antik Kenti’ne ev sahipliği yapan ve onlarca değeri barındıran Selçuk’un kadın reisi Filiz başkan en baştan hızlı başlamıştı. İlçenin uzun süredir kaybettiği zaman kısa sürede telafi edildi. Geçtiğimiz aylarda, “Filiz ile 5 Hedef 50 Proje Yolunda 6 ay” sloganıyla yaptıklarını anlatan başkanın Efeslim Kart isimli sosyal projesi çok dikkat çekmişti. Bu çalışma uygulamaya başlandı.
Göreve geldikten sonra üzerinden kara bulutlar eksik olmayan Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan da önemli işlere imza atıyor. Nergis başta olmak üzere birçok değeri bulunan Karaburun’da turizm, tarih ve kültürel alanda çalışmalar yapan belediye başkanının koruma içgüdüsünün sürmesi bence bir şey yapmasından daha önemli. RES, balık çiftlikleri, imarsız yerlere kaçak yapılan gibi saplanan hançerlerden Karaburun’u koruması bile başlı başına mücadele ruhu gerektiriyor.
Gerçekten siyasette kadın olarak bir göreve gelmek zor ama bu görevlerde kalabilmek daha da zor. Bu yüzden başarıları yaptıkları işlerden çok bulundukları makamlara gelebilmiş olmalarıyla ölçülmelidir. Onlar için gerçek başarı bu kadar erkek egemen bir toplumda ve siyasi atmosferde bu koltuklarda oturuyor olmalarıdır.
İzmirliler başta olmak üzere ilçesinde kadın belediye başkanı olan herkes, sorumluluk sahibi her birey yaşadığı alanı güzelleştirmek istiyorsa, çocuklarına güzel bir gelecek hazırlamak istiyorsa kadın belediye başkanının yerine kendisini koymalı, onların yaşadıkları zorlukları hissetmelidir.
Sevgili Balçovalılar, Selçuklular, Karaburunlular ve Kirazlılar!
Aynı zamanda anne olan bu güzel insanları yolda gördüğünüzde sakın görmemezlikten gelmeyin. Onlara sarılın, tebrik edin, alınlarından öpün. Siyasi görüşünüz ne olursa olsun bilin ki onlar size hizmet ederken asla siyasi pencereden bakmıyor. Çünkü hepsi en az sizin kadar çocuklarınızı, geleceğinizi, yarınlarınızı düşünüyor.