Gündeme Bakış olarak İzmir kamuoyuna İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Aziz Kocaoğlu’nun parti yönetiminde değişim yönünde bir çağrıda bulunacağını duyurduk. Ertesi günde zaten Kocaoğlu’nun açıklaması geldi.
Daha önce de ifade ettiğim gibi Kocaoğlu 24 Haziran’ın hemen ertesinde çıktığı bir haftalık tatilde “Dur ben bir değişim çağrısında bulunayım” diye düşünmedi.
Birçok talebinin (Parti Meclisi ve Milletvekilleri listelerine istediği/istemediği isimlerin yer alması) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından “yok” sayılması kendisini bu sürece etti.
Sadece bunlar değil elbet. Partinin belli bir oy oranını geçememesi, yıllardır yerinde sayması Kocaoğlu’nu “değişim” açıklaması yapmaya itti. Atlamayalım; Muharrem İnce’nin yarattığı rüzgar ve yüzde 30’un üzerine çıkması da gerekçeler arasında yer alıyor.
Aslında Kocaoğlu, 24 Haziran’dan hemen sonra bazı partililerle telefonda yaptığı değerlendirmede, “Bir değişim olmalı. Böyle gitmiyor” dedi. Hatta partililer, “Biz açıklama yapalım” teklifine Kocaoğlu, “Hayır! Bu sefer ben açıklama yapacağım” diyerek kararlılığını ortaya koyduğunu biliyorum.
Hemen araya sıkıştırayım. Doğru olup olmadığını bilmediğim bir iddia. Kocaoğlu tatilinin bir bölümünde Muharrem İnce ile Marmaris Selimiye’de görüştüğü aktarıldı. Ancak ben bu bilgiyi doğrulatamadım!
Neyse konumuza dönelim; şimdi Kocaoğlu karşıtları İzmir’de harekete geçti. Sert açıklamalar peş peşe geliyor. Biz de bunları sizlere sıcağı sıcağına aktarmaya çalışıyoruz.
Peki Kocaoğlu ne yapıyor?
Şuanda süreci izliyor. Yapılan açıklamaların hepsini tek tek okuyor. Kocaoğlu’yla konuşan delegelerle görüştüm. Kocaoğlu, “Hiç acele etmeyeceğiz. Herkes eteğindeki taşları bir döksün. Söyleyeceklerini söylesinler. Zaten konuşanların önemli bölümü delege değil. Kararı delege verecek” diyor, kendisinden emin, ne yaptığını çok iyi bilen bir ses tonuyla!
Şimdi imza sürecini bekliyoruz. Kılıçdaroğlu’nu devam etmesini isteyenler “İmza toplamaları mümkün değil” diyor. Değişim isteyenler ise, “İzmir delegasyonunu yüzde 60-70’i imza verecek” iddiasında.
Değişim isteyenler bu işin Eylül ayına kalmadan bitirmek isteyecektir. 650 imzayı bulmak kolay değil. Eğer 650 imza bulunursa CHP’nin başına İnce’nin gelmesi kaçınılmaz olur ve o zaman da kartlar yeniden karılır.
Şunu da belirtmekte fayda var. Eğer değişim olmazsa Kocaoğlu’nun adaylığı da rafa kalkacaktır.