YEREL POLİTİKA

CHP'li Bakan'dan 'kurultay' ve 'normalleşme' açıklamaları... Partide iktidarı koruma peşinde değiliz!

CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, CHP Lideri Özgür Özel'e yönelik yapılan kurultay ve normalleşme eleştirilerine yanıt verdi Bakan, "Biz parti içinde iktidar olma ya da iktidarı koruma peşinde değiliz, Türkiye’de iktidar olma peşindeyiz" dedi. Bakan, Parti Sözcüsü Deniz Yücel ile Milletvekilleri Mahir Polat ve Sevda Erdan Kılıç arasında yaşanan polemiğe yönelik de açıklamada bulundu.

Abone Ol

Hale Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ -  CHP İçişleri Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve  İzmir Milletvekili Murat Bakan; parti içinde yaşanan "Normalleşme ve kurultay" tartışmalarını değerlendirerek, CHP lideri Özgür Özel'e yönelik eleştirilere yanıt verdi. Parti Sözcüsü Deniz Yücel ve İzmir Milletvekilleri Mahir Polat ile Sevda Erdan Kılıç arasında yaşanan polemiğe ilişkin de soruları yanıtlayan Bakan, gündemden düşmeyen "Milletvekillerinin CHP Lideri Özgür Özel'e karşı deklarasyon hazırlığı" iddialarına ilişkin de konuştu. 

"ÖZEL GÖREBİLECEĞİNİZ EN MÜCADELECİ SİYASETÇİ"

Özgür Özel’in normalleşme söyleminden dolayı gelen eleştirileri değerlendiren Murat Bakan, "Özgür Özel benden daha kıdemli bir siyasetçi. 24. Dönemde milletvekili olmuş, 25. Dönemde grup başkanvekili seçilmiş, 26. Dönemde de o grup başkanvekili ben grup yönetim kurulu üyesiydim ve onunla 5 yıl çalışma fırsatı buldum. Bir milletvekili grup başkanvekili ilişkisinin çok ötesinde bir çalışma, mesai arkadaşlığı yaptık. Yani ben Özgür Özel’le meclis genel kurul salonuna girerdim, Özgür Özel’le çıkardım. 18 saat süren bir oturumda 18 saat yanında oturur, grup yönetim kurulu üyesi olarak ona yardımcı olurdum. Dolayısıyla iş tutuş tarzını en iyi bilen siyasetçilerden biriyim. Özgür Özel görüp görebileceğiniz en dinamik, en hızlı düşünen, hızlı karar verebilen ve mücadeleci bir siyasetçidir. Grup Başkanvekilliği döneminde Özgür Özel’in nöbetinin olmasını istemezdi AKP ve MHP’liler. Çünkü Özgür Özel nöbetçi olduğunda o mecliste mücadele en üst safhaya çıkardı. İstedikleri kanunu istedikleri gibi geçiremezlerdi. Grup tek vücut olurdu Özgür Özel’in arkasında. Diğer Grup Başkanvekillerimiz de elbette başarılıydı ama Özgür Özel’in performansını bambaşka bir level'da değerlendirmek lazım. Hem kıdemli birikimli bir siyasetçi, grup başkanvekilliği gibi bir deneyimi var, en başarılı grup başkanvekillerimizden bugüne kadar benim tanıdığım tüm grup başkanvekilleri içinde. Genel Başkanlığı da aynı başarıyla devam ediyor" dedi. 

"CHP TUTARLI ŞEKİLDE KENDİ DOĞRULARINI YAPIYOR"

CHP'de yaşanan değişimle birlikte artık AK Parti ne yaparsa tersini yapan değil, sokağın sesine kulak veren bir CHP olduğunu anlatan Bakan, "Özgür Özel, CHP’nin kazanması için atması gereken adımları atıyor. Biz yerel seçimlerde geçmişte yaptığımızı yapmadık. Geçmişte de mücadele ediyorduk ama ölçme-değerlendirme parti tarihinde hiç olmadığı kadar yüksek oldu. Tüm aday arkadaşlarımızla ilgili inanılmaz kamuoyu araştırmaları yapıldı, bunlar değerlendirildi. Aday profili çıkartıldı tüm Türkiye’de ve bir mesaj verildi. Doğru adaylarla, kentin tüm dinamiklerini de gözeterek adaylaştırıldı arkadaşlarımız ve ciddi bir başarı geldi. Bunda Özgür Özel’in ve MYK’sının büyük etkisi var. Değişimle gelen yönetimin büyük katkısı var. Elbette geçmişteki arkadaşlarımızın bugüne kadar yaptığı çalışmaları yadsımıyorum. Biz onun üzerine bir şey koyuyoruz. Kemal (Kılıçdaroğlu) Bey bir şeyler yaptı ama biz geldiğimiz noktada, değişen ekip olarak onun üzerine bir şeyler koyuyoruz, doğru olmadığını düşündüğümüz birtakım şeyleri de değiştiriyoruz. Bunlardan birisi de şu; AKP ne yaparsa tersini yapan CHP yok artık. CHP tutarlı şekilde kendi doğrularını yapmaya çalışıyor" ifadelerini kullandı. 

"KENDİ MAHALLENİZDEN ALKIŞ ALMAK SİZİ İKTİDAR YAPMAZ"

"Bizim hedefimiz iktidar olmak" diyen Bakan, "İktidar olmak için CHP’nin oyunu artırmanız yetmez, seçmenin ekseriyetini 50 artı 1’i alabiliyor olmanız lazım. Cumhurbaşkanlığı adaylığında da böyle, parlamento seçimlerinde de böyle. Biz artık üzerimizde bir cam tavan olmadığını biliyoruz. Yüzde 38 alırken bize AKP ve MHP seçmeninden de oy geldiğini biliyoruz. Biz Türkiye ittifakıyla, demokrat milliyetçinin, demokrat muhafazakarın, demokrat Kürt seçmenin oyunu aldık ve bu seçmenin oyunu almaya devam etmek istiyoruz. Bu da seçmenin beklentilerini göz önüne almakla olur. Yani sadece kendi mahallenize konuşarak, kutuplaşma ve karşıtlık üzerinden kendi mahallenizden alkış almak sizi iktidar yapmaz" açıklamasında bulundu. 

"KİŞİSEL ÖFKEM FARKLI OLABİLİR AMA..."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın meclis açılışında ayakta karşılanmasının Anadolu'da karşılık bulduğunu aktaran Bakan, "Geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin ünlü profesörlerinden biri Genel Merkezi ziyarete geldi. Cumhurbaşkanı geldiğinde ayağa kalkma meselesiyle ilgili, ‘Benim Bayburt’tan hastam geldi, ona sordum ne düşündüğünü ve Özgür Özel doğru yaptı devlet adamı yanıtını aldım. Biz Cumhurbaşkanı olarak seçtik, o Cumhurbaşkanı olarak ayakta karşıladı ama bir siyasi parti lideri gibi konuştuğu için giderken ayakta uğurlamadı. Özgür Özel bunu yaptığı için yarın CHP’den bir Cumhurbaşkanı seçildiğinde ona da bu yaparlar' diyor. Muhafazakar seçmenin hissiyatı bu yönde. Benim düşüncem, kişisel öfkem farklı olabilir, bizim seçmenimiz giderek otoriterleşen, otoriterliği zulme dönüşen bir lider karşısında ayağa kalkmayı doğru bulmayabilir ama CHP iktidar olmak istiyorsa yeni bir şeyler yapmak zorunda. Tüm seçmene hitap edebilmeli" diye konuştu. 

"NORMALLEŞMEYLE CHP GÖRÜNÜR HALE GELDİ"

İktidarın kutuplaşmadan beslendiğini kaydeden Bakan, "Normalleşme dediğimiz kavramın üzerine çok tartışılıyor. Aslında iktidarı normal kabul etmek demek değil bu, biz iktidarın normal olmadığının farkındayız. Biz iktidarı normalleşmeye davet ediyoruz, demokrasiye, hukuk devleti olmaya, yargının bağımsızlığına davet ediyorsun. Diğer yandan da iktidarla muhalefet arasında olması gereken asgari iletişimin kurulmasını söylüyorsunuz. Ukrayna ile Rusya savaşırken ateşkes görüşmeleri yapıyor, bir masada oturup görüşüyorlar; Türkiye’de iktidarla muhalefet her ne olursa olsun birbiriyle kutup da olsa resmi bayramlarda, dini bayramlarda görüşebiliyor olması lazım. Türkiye'nin ortak sorunlarında ortak çözüm üretebiliyor olması lazım. Bu iktidarın istediği bir şey değil. Çünkü iktidar kutuplaşmadan besleniyor, bugün de normalleşme olsun istemiyor. Çünkü bizimle karşılıklı atılan adımlar onun bugüne kadar söylediklerinin tersini ortaya koyuyor. Bize geçmişte ‘Bunlar terörist, teröristlerle işbirliği yapıyor’ demişlerdi ama Erdoğan CHP Genel Merkezi’ni ziyaret etti. Yani vatandaş 'Sen düne kadar böyle diyordun, demek ki öyle değil’ demiş oldu. Bunu en üst perdeden kendisi aslında ifade etmiş oldu. Normalleşmeyle, iktidarın kutuplaştırarak konsolide ettiği, muhafazakar ve milliyetçi seçmen nezdinde CHP görünür hale geldi" dedi. 

"SEÇİM SONRASI CHP HİÇ BÖYLE PERFORMANS GÖSTERMEMİŞTİ"

CHP'nin muhalif çizgisinin ise artarak devam ettiğine dikkat çeken Bakan, "Muhalefetimizde bir azalma yok. Aynı mücadele azmiyle, aynı dirençle biz muhalefetimizi yapıyoruz. Özgür Özel Genel Başkanlığında yapılan miting sayısına bakın, geçmiş dönemlerde yapılan miting sayılarına bakın. Seçimlerden sonra hiç böyle bir performans göstermemiş CHP. Sürekli alandayız. MYK’larımızı da farklı illerde yapıyoruz. İhtiyaç halinde MYK’mızı da götürüyoruz, sorun olan yerde MYK toplantımızı da yapıyoruz" ifadelerini kullandı. 

"KURULTAY TARTIŞMALARINI GENEL BAŞKAN KAPATTI"

İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı'nın "Kurultay" açıklamasının ardından Parti Sözcüsü Deniz Yücel'in verdiği yanıt ve İzmir Milletvekilleri Mahir Polat ile Sevda Erdan Kılıç'tan, Yücel'e gelen sert yorumların sorulması üzerine konuşan Bakan, "Sevda da, Mahir’de bizim partimizin milletvekilleri, yakalarında CHP rozeti var. Ben onlarla ilgili olumsuz bir şey asla söylemem. Artı bu kurultay tartışmalarını Genel Başkan kapattı. Parti içi tartışma istemediğini söyledi. Bizim gündemimiz CHP’nin kendi içindeki tartışmalar değil yeni doğan çetesiyle mücadele, kayyumla mücadele, derinleşen yoksullukla mücadele. Genel Başkanın sözünün üstüne bu tartışma kapanmıştır, hepsi bizim arkadaşımız. Hedefimiz iktidarı değiştirmek ve bu iktidarı Deniz Yücel’le, Sevda Erdan Kılıç’la, Mahir Polat’la birlikte değiştireceğiz" dedi. 

"PARTİ İÇİNDE İKTİDARI KORUMA PEŞİNDE DEĞİLİZ" 

Bakan, kamuoyunda sık sık yer alan bir grup milletvekilinin genel başkana karşı deklarasyon yayınlayarak ardından imza süreci başlatacaklarına yönelik iddiaların da parti gündeminde olmadığını dile getirerek, "Hiç böyle bir şeyden haberim yok, bizim gündemimizde de bu yok. Parti içindeki tartışmalar, çekişmeler bizim gündemimizde değil. Biz parti içinde iktidar olma ya da iktidarı koruma peşinde değiliz, Türkiye'de iktidar olma peşindeyiz. CHP’deki demokratik itiraz hiçbir siyasi partide yok. Bu çok büyük bir zenginliktir ama burada ölçülülüğe dikkat etmek lazım. Ölçülü şekilde parti içinde demokratik kanalları kullanarak, kamuoyuna bu işi yansıtmadan, parti içindeki itiraz mekanizmaları, tartışmalar bizi zenginleştirir, güçlendirir, büyütür. Bizi diğer siyasi partilerden ayıran budur" ifadelerini kullandı.