GÜNCEL

Yıldız'la A'dan Z'ye Çiğli... Belediyeciliği önde götürdüğümü düşünüyorum!

Çiğli Belediye Başkanı Onur Emrah Yıldız, ilçede yaşanan tartışmaları, işçi eylemlerini, önceki belediye başkanı Gümrükçü'nün kendisine ilişkin paylaşımlarına ilişkin açıklamada bulundu. Belediyeye son 1 yılda ihtiyaca göre işçi alımı yapılmadığını kaydeden Yıldız, bankamatik tartışmasına ilişkin ise "Siyasi erk olduğunu düşünen hamasetten başka üretimi olmayan, hiçbir şekilde Çiğli'nin siyasetine katkısı olmayan, kaosla beslenmeyi de marifet sanan bir takım güruhun uydurmasyonu bir şey" dedi.

Abone Ol

Hale Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Çiğli Belediye Başkanı Onur Emrah Yıldız, göreve geldiği ilk andan itibaren İzmir’in en çok konuşulan belediye başkanları arasında yer aldı. Kentin başta trafik ve kentsel dönüşüm sorunlarını çözmek için birçok adım atan Yıldız, çalışmalarından daha çok işçilerin eylemleri, işten çıkarmalar, temizlik grevleri ve önceki belediye başkanı Utku Gümrükçü’nün sosyal medya paylaşımlarıyla konuşuldu.

“YOLCULUĞUM 1992’DE BAŞLADI”

Yıldız, CHP’ye nasıl gönül verdiğini, adaylaşma sürecini, işçi eylemlerini ve ilçede yaşananları GÜNDEME BAKIŞ’a anlattı.

Siyasete ve CHP’ye henüz küçük bir çocukken, babasının mücadelesini görerek ilgi duyduğunu kaydeden Yıldız, “Benim yolculuğum 1992’de babamın Sosyalist Halkçı Partideki (SHP) il genel meclis üyeliği adaylığıyla başladı. Akabinde SHP CHP birleşmesine müteakip, 1992 yerel seçimlerinde Çiğlimize ait 2 tane kapatılan belde belediyelerinden Harmandalı'da babamın Cumhuriyet Halk Partisi'nden aday olması bendeki bu aşkı körükledi. Bu aşk bende de karşılık bulunca 2004 seçimlerinde babam tekrar Harmandalı'dan belediye başkan adayı olunca, 18 yaşına girmemle beraber hayatımdaki birçok şeyi buraya doğru evirildi. Keza üniversiteye gittiğimde de bu hayalimi üniversitedeki arkadaşlarımın birçoğuyla paylaşmıştım. O günlerden bugüne doğru büyüyerek, harmanlanarak gelen bir sarman oldu. Siyasete olan ilgim de üniversitede zaten aktif bir şekilde devam etti. Üniversite bitip geldikten sonra babamın yanında şirkette görev alırken de, hem parti içi siyaseti, hem ülke genel siyasetini, yerel siyaseti tüm dinemedikleri bir arada takip ettim. Çok sıkı bir şekilde izledim. Kendi ilçemdeki siyaseti, Cumhuriyet Halk Partisi'nde siyaset yapan kıymetli büyüklerimizi, yaşıtlarımı, kadın kollarındaki tüm siyasetçileri her ne kadar yakinen içinde olmasam da dışarıdan hep izledim, takip ettim” dedi.

“BELEDİYECİLİĞİ ÖNDE GÖTÜRDÜĞÜMÜ DÜŞÜNÜYORUM”

Belediye Başkanlığı için tecrübenin çok önemli olduğuna inandığını söyleyen Yıldız, “Kendime göre bir yol haritası belirleyip, Büyükşehir belediyesinde iş hayatına başladım. Büyükşehir belediyesinde çalışırken de aklımın her zaman bir kenarında bir gün doğup büyüdüğüm bu kentte hizmet edebilmek için belediye başkanı olmak hayali vardı. O noktada bunun sadece yerel siyaseti izleyip, siyaset yapmakla olmayacağını bilerek; büyükşehir belediyesinde çalıştım. Belediyeciliği yerinde görüp, icra edip bu konuda da kendimi yetiştirmeye çalıştım. Olduk mu? Belki olmadık ama birçok arkadaşımızın arasında ilk mesleğim olan belediyeciliği önde götürdüğümü düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“HİÇBİR ADAY ADAYIYLA İLGİLİ KÖTÜ KONUŞMADIM”

Parti içi siyasetin en aktif olduğu ilçelerden biri olan Çiğli’de aday adaylığı sürecinin demokratik şekilde işlediğini anlatan Yıldız, “Aday adaylığında da diğer kıymetli aday adayı arkadaşlarımızla güzel, tatlı bir rekabet içindeydik. Tatlı bir demokratik yarış oldu. Ben kendi adıma hiçbir aday adayıyla ilgili kötü bir yorumda, eleştiride bulunmadım. Kendimi, yapmak istediklerimi, yapabileceklerimi anlattım. Sağolsun partimiz, İzmir milletvekillerimiz, kıymetli MYK üyelerimiz, parti meclis üyelerimiz buna kanaat getirmişler ki genel başkanımızın da takdiriyle adaylaştırıldım” açıklamasında bulundu.

“BENDEN ÖNCEKİLERİN DE BİR YOĞURT YİYİŞİ VARDI”

“Göreve başladığınızda nasıl bir belediyeyle karşılaştınız” sorusunu yanıtlayan Yıldız, “Çiğli; metropol ilçelerin içerisindeki siyasetin en aktif olduğu ilçe. Hem gençlik kolları, hem kadın kolları, hem ana kademe, ilçe yöneticileri, görev yapmayan diğer parti üyelerimizin çok yoğun bir şekilde siyaset yaptığı bir ilçe. Ben, benden önceki kıymetli 5 tane belediye başkanımızın üzerine 6’ncı kez Cumhuriyet Halk Partili arkadaşınız olarak belediye başkanı oldum. Benden önceki belediye başkanı arkadaşımızın da kendine göre bir yoğurt yiyişi ve yol haritası vardı ekibiyle birlikte. Ancak onların döneminde 30 Ekim depremi, üzerine pandemi, üzerine orman yangınları oldu. Bununla birlikte ülkenin 22 yıllık iktidarının getirmiş olduğu bir ekonomik çöküş politikasıyla birlikte belki de tam olarak istedikleri şeyi gerçekleştiremediler. Bir yol haritalarının olduğuna eminim ama ülkenin içinde bulunmuş olduğu hem ekonomik konjonktür, hem de 30 Ekim depreminden sonraki pandemi, pandemiden sonra tarihinin en büyük hezeyanı dediğimiz  10 ili kapsayan Kahramanmaraş merkezli deprem; belediyelerimizin kendi hizmetlerini buralara kaydırmasına da neden oldu” diye konuştu.

“İYİ BİR EKONOMİ TABLOSU BIRAKAMADILAR AMA…”

“Geçtiğimiz dönemki belediye başkanı arkadaşımız ve yönetimi bu konuda tam istediğini yapamadıkları için, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşulları göz önünde bulundurduğumuzda elbette ki çok iyi bir ekonomi tablosu bırakamadılar” diyen Yıldız, “Ülkenin ekonomik konjonktürüne baktığınız zaman onlar da kendine göre haklılardı. Tabi bizi diğerlerinden ayıran şey şu oldu: Belediyeciliğin içinden gelen birisi olarak, sorun, teşhis ve reçete nasıl yazılır noktasında biraz daha imtiyazlı olduğumuz için yol haritamızı ekip arkadaşlarımızla hızlı bir şekilde ortaya koyduk. Büyükşehir belediye başkanımızla hızlı, iyi bir iletişim kurarak, iyi bir koordinasyon kurarak kendi görevimizin dışındaki büyükşehirden destek istediğimiz hizmetleri de almamızla birlikte, Çiğli’de şu anda çok sıkı bir üst yapı çalışması ve yol çalışmaları devam ediyor” dedi.

“BORÇLARI ÖDÜYORUZ”

Hükümetin SGK ve Vergi Borçları kararına da değinen Yıldız, “22 yıllık AK Parti iktidarı; 31 Mart'ta belediyelerin büyük bir çoğunluğunu kaybedince 22 yıldır uygulamadıkları, SGK ve vergi daireleriyle ilgili sıkı bir denetleyici ve uygulayıcı ekonomi politikalarını bizim üzerimizde yoğun bir şekilde icra etmeye çalışıyor. Biz de bu konuda Çiğli'nin menfaati neyse, Çiğli'nin geleceğini en doğru şekilde sürdürebilir bir ekonomik yapıya nasıl kavuşacaksa onu yapmaya çalışıyoruz. Bizden sonra bu koltuklarda oturacak insanlar bizleri andığında ‘o dönemki krizlerde, politikalarında yanlış yapmadılar, doğru olanı yaptılar’ diyecekleri şey neyse; katılımcı bir şekilde, meclis üyelerimiz, bürokratlarımızla beraber SGK ve vergi borçlarına karşılık takas teklifiyle SGK'ya önerimizi sunduk. Şimdi onlardan dönüş bekliyoruz. Eğer bu borçları bitirebilirsek Çiğli için yapılabilecek en büyük iyiliklerden birini yapmış olacağız. SGK ve vergi dairesi borcumuz 1 milyar 800 milyona yaklaştı. Şu anda piyasa borcumuz 200 milyon seyrinde. Geldiğimizde piyasa borcumuz 400 milyona yakındı” ifadelerini kullandı.

“SON 1 YIL İÇİNDE İHTİYACA GÖRE PERSONEL ALIMI YAPILMAMIŞ”

İşten çıkarmalar ve eylemlere yönelik de açıklamalarda bulunan Yıldız, “Belediyede gereğinden fazla mı işçi vardı” sorusuna, “Evet. Doğrudur. Benden önceki yönetimde bulunan arkadaşlarımız ne yazık ki son 1 yıl içerisinde belediyenin norm kadro ihtiyacına göre değil, aksine gereğinden fazla; büro personeli başta olmak üzere personel istihdamı yapmışlar. Bu da belediyenin mali yapısını sürdürülebilir olmaktan uzaklaştırdı. Ben göreve gelmeden önce de; göreve geldikten kısa bir süre sonra da bu konuyla ilgili uzman arkadaşlarımızla konu üzerinde çalıştık. İşçi çıkarımı yapmamak için direndik. Bunu değiştirebileceğimizi, bu maaşları ödeyebileceğimizi ümit ederek bu yönde ekonomi politikalarımızı uygulamaya çalıştık ama ne yazık ki göreve geldikten 2 ay sonra bunun mümkün olamayacağını gördük. Belediyemize özgü, toplu iş sözleşmesinden kaynaklı Haziran ve Kasım aylarındaki çift maaş uygulamasının kesinlikle sürdürülemeyeceğini gördük. Bu konuda hem bürokratlarla, hem meclis üyesi yol arkadaşlarımla, hem de Çiğli'de fikrine önem verdiğim kanaat önderleri ile oturup; hepsinden çözüm noktasında desteklerini talep ettim” yanıtını verdi ve şunları söyledi:

“BU KARARI ALARAK İÇ DÜNYAMLA ÇOK MUHASEBELEŞTİM”

Altını çizerek söyleyeyim; Onur Emrah Yıldız olarak beni yetiştiren ailemin, yetiştiğim ortamın, sosyal çevremin, yakın dostlarım, arkadaşlarım, herkesin bildiği bir şey vardır: Benim ne ideolojime, ne de inancıma uygun olmayan bir şey bir insanı işinden etmek. Ben bu kararı alırken kendi iç dünyamla çok ciddi muhasebeleştim. Çok ciddi hesaplaştım. Bu kararı almadan önce il başkanımıza, bölge milletvekillerimize, büyükşehir belediye başkanımıza, genel başkan yardımcılarımıza hatta genel başkanımıza kadar raporladık. Tek başına alınmış bir karar değildi.

“HİÇ KİMSEYE ‘BANKAMATİK’ DEMEDİM”

“Bankamatikler” tartışmalarına açıklık getiren Yıldız, işten çıkarılan ve eylem yapan işçilerin hiçbirinin bankamatik olmadığını, bankamatik olanlarla yollarını göreve gelir gelmez ayırdığını dile getirdi. Eylemde olan işçilerin kötü niyetli kişiler tarafından “Bankamatik” polemiği içine çekilmeye çalışıldığını aktaran Yıldız, “Ben göreve geldiğimde o şekilde çalışan arkadaşlarla, bu işçi arkadaşların dışında tutarak zaten direkt yollarımızı ayırmıştık. Bu çıkardığımız arkadaşlarımızın hiçbirinde ben ‘bankamatikçi’ diye bir tabir kullanmadım. Kullanılmasına da şiddetle karşı olduğumu; defaatle her platformda dinlendirdim. İşten çıkardığımız arkadaşlarımızla yaptığımız tüm toplantılarda, cemal cemale kaldığımızda onlara da defaatle söyledim. Ben hiçbirini bankamatik olarak lanse etmedim. Edilmesine de müsaade etmem” dedi.

“KAOSLA BESLENMEYİ MARİFET SANANLARIN UYDURMASYONU”

Yıldız konuya ilişkin açıklamasını şöyle sürdürdü:

Ancak kamuoyunda bizim bu almış olduğumuz karardan beslenmek isteyen siyasi erkler, siyasi erk olduğunu düşünen hamasetten başka üretimi olmayan, hiçbir şekilde Çiğli'nin siyasetine katkısı olmayan, sadece kaosla beslenen, kaosla beslenmeyi de marifet sanan bir takım güruhun uydurmasyonu bir şey.

“ÇİĞLİ SİYASETİNDE BUNLARIN BARINMASINI İSTEMİYORUZ”

Konu şu; Onur Emrah Yıldız işçi çıkardı. İşçileri kışkırtmak adına işçilere; ‘Belediye başkanı sizin için bankamatik dedi’ diyerek, işçi kardeşlerimizle bizi karşı karşıya  getirmek istediler. Ben ise onlara inat bunu gittiğim her platformda açık açık gözlerine bakarak söyledim. Biz sizi kesinlikle bundan dolayı çıkarmadık. Kesinlikle böyle bir yakıştırma yapmadık. Bunun yapılmasına da müsaade etmeyiz. Ancak bizim adımıza bunu getirenler olursa da bize verin, söyleyin. Biz deşifre edelim bunları. Çünkü Çiğli siyasetinde bu tip insanların barınmasını istemiyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi Çiğli örgütünde bu tip insanlar da olmasın.

“O KİŞİLERİN YANINDA KİMSE DURMADI”

Cumhuriyet Halk Partisi'nin dışında tabii ki siyasi diğer partiler de bundan nemalandı. Biz işçi kardeşlerimizle yollarımızı ayırdık. Ancak tekrar alımlar olursa ilk tercih edeceğimiz bu arkadaşlarımız olacak. Burada da sözleştik. Hiçbir zaman onlara bankamatikçi demedim. Hiçbir zaman da demeyeceğim. Bankamatikçi olanları ben göreve gelir gelmez zaten hiç kimseye sormadan çıkardım. Zaten o kişilerin de ne sendika ne de başka kimse yanlarında durmadı.

“İŞÇİ KARDEŞLERİMİN BANA SAHİP ÇIKTIĞINI ÇOK İYİ BİİLİYORUM”

Çöp toplama ve temizliğe yönelik eleştiriler İzmir’in 30 ilçesinde de olurken, Çiğli’de durumun eyleme dönmesi kapsamında bir kasıt olduğunu düşünmediğini kaydeden Yıldız, “Sadece sendikadaki arkadaşlarımızın, kendi işyeri temsilcileriyle beraber almış oldukları bir karar olduklarını ifade ettiler bize. Ama biz bunun yanlış olduğunu kendilerine ifade ettik. Ben seçimde verdiğim sözleri tutmak için yoğun bir çaba içerisindeydim. Şantiyeye gittiğimde de onlara şunu söylemiştim; şartlar ne olursa onları sizi enflasyona ezdirmeyeceğimiz. Hem işçilerimizi hem memurlarımızı. Ne mutlu ki Çiğli Belediye Başkanı olarak göreve geldikten sonra, toplu iş sözleşmesinde yazmamasına rağmen böyle bir hak talepleri yasal olarak olmamasına rağmen, ben işçi kardeşlerime enflasyon farkını verdim. Ve bunu da verirken çok mutlu oldum. Çünkü onların yanında olmak, onların ekonomik sıkıntılarına bir nebze umut olmak beni çok mutlu etmişti. Geçtiğimiz ay işçi arkadaşlarımızın maaşlarının yüzde 70’ini ödemiştik. Bir haftalık bir gecikme söz konusuydu. Kendilerini bilgilendirdik. Ancak sendika temsilcileri ve arkadaşlar yaptıkları toplantıda böyle bir karar aldılar. 3 günlük bir gecikme oldu ve 3 günlük çöp toplama eyleminin sokağa yansımasıyla kötü bir görüntü oluştu. Ancak sonrasında şantiyeye gittiğimizde cuma gününde ödemelerin yapılacağını söyledik ve o gün de paralarını ödedik. Onlar da büyük bir hassasiyet göstererek çöpleri topladılar. Ben art niyetli kimsenin olduğunu düşünmüyorum. Bundan sonra da böyle bir şeyin olacağına hiç inanmıyorum. Çünkü işçi kardeşlerimiz benim duruşumu, onlara bakış açımı, onların maaşını ödemek için şu konjonktürde neler yaptığımı çok iyi gördüler. Benim yanımda olduklarını ve bana sahip çıktıklarını çok iyi biliyorum” dedi.

GÜMRÜKÇÜ AÇIKLAMASI: “KAMUOYU KENDİ VİCDANINDA DEĞERLENDİRSİN”

Çiğli Belediyesi önceki başkanı Utku Gümrükçü’nün, kendisine yönelik paylaşımları hatırlatılan Yıldız, “Bu durum sizde kırgınlık yaratıyor mu” sorusuna, “Yok aksine böyle şeyleri hiç ciddiye almıyorum. Bizim partimizin yetkili kurulları var. Bizim danışma kurullarımız, ilçe kongrelerimiz var. Ben danışma kurulunda kendi eleştirilerimi yaptım. Ondan sonrası benim için bitmiştir. Selim utku Gümrükçü bizim 2019 – 2024 belediye başkanımızdır, abimizdir, dostumuzdur anlayışıyla devam ediyorum. Kırgınlıklar, kızgınlıklar, eleştiriler partinin danışma kurullarında, kongrelerinde yapılır. Ondan sonrasını ben sahada, sokakta, başka yerde konuşmayı tercih etmiyorum. Tercih edenleri de kamuoyu kendi vicdanında değerlendirsin” yanıtını verdi.