Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, "Kemalpaşa Lojistik merkezi ile Torbalı OSB hakkında" açıklamada bulunarak, "Tarihi liman kenti olan İzmir için lojistiğin önemi herkesin malumu. Kentimizin lojistik potansiyelini daha iyi anlamak için; İzmir'in ülke ihracatına katkısı 20 milyarın üzerinde olduğuna bakabiliriz. Bunu artırmak için İzmir'de sadece limanları ele almak yeterli olmayacaktır, bu anlamda Kemalpaşa Lojistik merkezinin faaliyete geçmesi, İç Anadolu'ya uzanan bir koridoru ifade etmektedir. Mobilya sektöründe de İzmir önemli bir aktör haline gelmiştir, daha da yukarılara çıkacaktır. Mobilya sektörünün sorunlarına ilişkin çözümleri birlikte istişare edeceğiz" dedi.
ÖZGENER: "BİN KİŞİLİK İSTİHDAM YARATACAK"
İzmir Ticaret Odası'nda (İZTO) düzenlenen Lojistik ve Mobilya Sektörleri Değerlendirme Toplantısı’nda konuşan Başkan Mahmut Özgener, “İzmir Valiliği, Odamız, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve Ege İhracatçı Birlikleri ortaklığında İzmir Kemalpaşa Lojistik Merkezi Tır Gümrük İşletmeleri A.Ş.’yi kurduk. Projemiz hayata geçtiğinde, lojistik sektörü ve ilgili kurumların Kemalpaşa Lojistik Merkezi’nde kümelenmesini sağlayarak lojistik süreçlere ilişkin operasyonel maliyetleri en aza indirmeyi ve ihracatçılarımızın rekabet gücünü artırmayı hedefliyoruz. Projemizin 2 milyar 332 milyon TL yatırım bedeliyle yaklaşık bin kişilik istihdam sağlaması planlanıyor” dedi
"DİLE GETİRDİĞİMİZ KONULARDA HEMEN HAREKETE GEÇİLDİ"
Toplantıda konuşan Başkan Özgener, “Toplantımızı onurlandıran Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım’a Odamıza ve kentimize hoş geldiniz diyerek sözlerime başlamak istiyorum. Göreve geldiğimiz günden bugüne 5 yılı geride bıraktık. İlk amacımız kentimizdeki kardeş kurum ve kuruluşlarımızla, kentimize dair çalışmalarda fikir birliğine varmak, ortak akıl ile İzmir projeleri üzerinde kenetlenmek ve kentimizin ekonomisini ve ticaret hayatını geliştirmekti. Bu hedefimize ulaşmaktan ve kurduğumuz diyalog mekanizması ile kentimizin ülke ekonomisine katkılarını arttırmaktan memnuniyet duyuyoruz. Kentimizde yürüttüğümüz tüm projelerimizde Sayın Başbakanımızın desteğini fazlasıyla aldık. Zat-ı aliniz İzmir sevgisini ve ilgisini bizden hiçbir zaman esirgemedi ve taleplerimizi her zaman dinledi. Kendilerinin yol göstermesi ve liderliği sayesinde kentimize önemli katkılar sağladık. Yanı sıra sektörlerimiz özelinde yaşanan sorunları, üyelerimizden gelen talepleri tüm ayrıntılarıyla her zaman aktarma imkânı bulduk. Dile getirdiğimiz konularda hemen harekete geçildiğini görmek bizleri memnun etti” ifadelerini kullandı.
KEMALPAŞA LOJİSTİK MERKEZİ ÖNEMLİ AVANTAJ SAĞLAYACAK
Alsancak Limanının potansiyelinin yeteri kadar kullanılamadığına dikkat çeken Özgener, “Kentimizin bir ticaret, turizm ve lojistik merkez olma konumunu güçlendiren İzmir-İstanbul Otoyolu ile Çandarlı’ya uzanan otobanın tamamlanmasında, İZBAN Hattının genişlemesinde, Sabuncubeli ve Konak Tünellerinin devreye girmesinde, Adnan Menderes Havaalanı İç ve Dış Hatlar Terminallerinin yenilenmesinde, Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri ile Torbalı Karma ve Mobilya Organize Sanayi Bölgesi ve Kemalpaşa Lojistik Merkezi Projesinin çalışmalarının başlamasında, Güzelbahçe Balıkçı Barınağının açılmasında, Gürsel Aksel ve İzmir Alsancak Mustafa Denizli Stadyumlarının kentimize kazandırılmasında sağladığınız katkıları, biz İzmirliler her zaman minnetle hatırlayacağız. Sayın Başbakanımıza açık iletişimleri, çözüm odaklı ve yapıcı yaklaşımlarının yanı sıra bugüne kadar Odamıza ve kentimize verdiği destekler için huzurlarınızda bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Bugünkü toplantımızda odağımızı lojistik ve mobilya sektörlerimiz oluşturuyor. Bir liman kenti olma özelliğiyle, Doğu Akdeniz'in ticaret kavşağında olan İzmir, günümüzde de lojistik merkez olma özelliğini sürdürüyor. Sadece İzmir’in değil, birçok kentimizin ihracatının gerçekleştiği Alsancak Limanı, Aliağa Bölgesi limanları ve Çeşme’deki Ro-Ro Limanı büyük bir lojistik potansiyel barındırıyor. Küresel ticarette tedarik zinciri güvenliğinin ve hızın önem kazandığı günümüzde, tüm bu çağdaş lojistik imkânlarımızı ve pazara yakınlık avantajımızı paralel şekilde değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Aynı zamanda, liman kapasitelerini artırmamız ve limanları yenilememiz büyük önem taşıyor. Alsancak Limanı, potansiyeline rağmen liman yaklaşım kanalının yeterli derinliğe getirilmemesi ve liman sahasının genişletilememesi nedeniyle daha verimli kullanılamıyor. Yaklaşım kanalının derinleştirilmesi ve yeni konteyner terminalinin kazandırılmasıyla birlikte Alsancak Limanı’nın kapasitesi de artacaktır.Bununla birlikte, İzmir’in intermodal taşımacılık sistemlerini kente kazandıracak, özellikle dış ticaret ile uğraşan üyelerimizin lojistik maliyetlerini azaltacak bir lojistik merkeze ihtiyacı bulunuyor. Bu noktada Sayın Binali Yıldırım’ın gündeme getirdiği “35 İzmir 35 Proje” arasında yer alan Kemalpaşa Lojistik Merkezi önemli bir ihtiyaca işaret ediyor. Bu amaçla Sayın Başbakanımızın büyük desteğini alarak 2021 yılında çalışmalarına başladığımız ve projelendirdiğimiz Kemalpaşa Lojistik Merkezinin kentimiz ve bölgemiz için önemli bir avantaj sağlayacağını düşünüyoruz” dedi
"REKABET GÜCÜNÜ ARTIRMAYI HEDEFLİYORUZ"
Kemalpaşa Lojistik Merkezi’nin hayata geçirilmesiyle kentin hinterlandının gelişmesine katkıda bulunacağını kaydeden Özgener, “ Her türlü ulaştırma moduna etkin bağlantıları olan, düşük maliyetli, hızlı, güvenli, tüm fonksiyonlara ve donanımlara sahip, ithalat ve ihracat amaçlı bir organizasyon içinde tüm gümrük işlemlerinin yapılabilmesine imkan veren, gümrüklü antrepo ve serbest depolama hizmet alanlarının geliştirilmesini sağlayan projemizde somut bir adım atarak İzmir Valiliği, Odamız, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve Ege İhracatçı Birlikleri ortaklığında İzmir Kemalpaşa Lojistik Merkezi Tır Gümrük İşletmeleri A.Ş.’yi kurduk. Projemiz hayata geçtiğinde, lojistik sektörü ve ilgili kurumların Kemalpaşa Lojistik Merkezi’nde kümelenmesini sağlayarak lojistik süreçlere ilişkin operasyonel maliyetleri en aza indirmeyi ve ihracatçılarımızın rekabet gücünü artırmayı hedefliyoruz. Projemizin 2 milyar 332 milyon TL yatırım bedeliyle yaklaşık 1.000 kişilik istihdam sağlaması planlanıyor. (bu bedelin 1 milyar 40 bininin yatırımcı tarafından yapılması planlanıyor)Kemalpaşa Lojistik Merkezinin devreye girmesiyle birlikte gümrük işlemleri, özellikle kırmızı hatta ihracat işlemleri, yanısıra limanlardaki yükleme ve boşaltma işlemlerinde yaşanan sorunların çözülmesiyle kentimizin ve hinterlandının lojistik anlamda gelişeceğini düşünüyorum.Bugün değerlendireceğimiz ikinci sektörümüz mobilya. Ülkemizde mobilya sektörü, 40 bin işyeri ve 200 bine yaklaşan çalışan sayısı ile istihdam potansiyeli yüksek stratejik sektörler arasında yer alıyor. İzmir olarak mobilya sektöründen aldığımız payı arttırma potansiyelimiz oldukça yüksek. Yenilikçi yapısı ve gelişme potansiyeline rağmen, şehir merkezimizde sıkışan, lojistik imkânlar açısından sorunlar yaşayan Mobilya sektörümüzün, geniş ve nitelikli üretim alanlarına olan ihtiyacı uzun zamandır dile getirdiğimiz bir konuydu.Bu sorunu çözmek için Odamız, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve Torbalı Ticaret Odası tarafından projesi gerçekleştirilen Torbalı Karma ve Mobilya OSB ile 6.000 kişilik istihdam hedeflerken, yaklaşık yatırım maliyetinin ise 5 milyar Türk Lirası olması öngörülüyor. Torbalı OSB ile ilgili de birçok aşamayı Sayın Başbakanımızın desteğiyle hayata geçirdik. Yoğun talep gören ve büyük bir ihtiyacı karşılayacak olan OSB’imizin kuzey batısında bulunan ve TOKİ tarafından mesken yapılmak üzere planlanan yaklaşık 14 hektarlık alanın da, bölgemize dahil edilmesi konusunda girişimlerimizi sürdürüyoruz. Bu konuda da desteğinizi almaktan büyük memnuniyet duyacağız. Sektörümüzün, OSB’nin altyapı çalışmalarının Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından üstlenilerek yapılması ve esnafımızın uzun vadede geriye dönük ödeme yapması konusunda talebi de var. Bu desteğin ve kolaylığın sağlanması işlerini geliştirmek ve büyütmek isteyen firmalarımız için can suyu olacaktır.” dedi
"KUR FARKI ZARARA NEDEN OLUYOR"
Konuşmalarının devamında ülkedeki ekonomik gelişmeler hakkında bilgi aktaran Özgener son olarak şöyle konuştu:
Son dönemde ülkemiz ekonomisinin en önemli sorununun enflasyon olduğunu görüyoruz. Ülkemizde enflasyonun geldiği seviyeye rağmen verilen politika tepkisi, gittikçe daha sık kullanılmaya başlanan makro-ihtiyati tedbirlerle birleşince, ihtiyacımız olan öngörülebilirlikten gittikçe uzaklaşıyoruz.
Düşük kur ve yüksek enerji maliyetleri, özellikle ihracatçılarımızın yurtdışındaki rakipleriyle rekabet etmesini zorlaştırıyor. Son iki haftada ise döviz alış-satış arasındaki marjın gittikçe arttığını, Merkez Bankası kuru ile serbest piyasa kurları arasında farkın açılmaya başladığını, bankaların alım-satım işlemleri arasında 1 liralık bir fark oluştuğunu görüyoruz. 1 liralık fark, alış-satış farkının yüzde 5 olması anlamına geliyor.
Bu durum, ihracat karşılığı döviz bozduran firmanın aynı zamanda dövizle ödeme taahhüdü veya döviz kredisi varsa, bankadan alacağı dövizin maliyetini artırdığından zarar etmesine neden oluyor ve döviz taahhüdünü kapatamıyor.
Öte yandan ihracat bedellerinin en az yüzde 40'ının düzenleyen bankaya satılması zorunluluğu başta olmak üzere, döviz alım-satımına getirilen ve her geçen gün değişen uygulamalar; piyasalarımızı sıkıştırıyor ve kararlar piyasalardaki volatiliteyi artırıyor.
Sözlerime son vermeden önce 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimlerinin milletimiz için hayırlı olmasını diliyor, tüm adaylara başarılar diliyorum.
Toplantımızda bizlerle birlikte olduğunuz için sizlere tekrar teşekkür ediyorum. Toplantımızın yararlı olacağına ve bugün burada aktaracağımız taleplerimize en kısa sürede karşılık bulacağımıza inanıyorum.
YORGANCILAR: "MALİYETLERİN DÜŞMESİNDE ROL OYNAYACAK"
İZTO’da düzenlenen Lojistik ve Mobilya Sektörleri Değerlendirme Toplantısı’nda konuşan EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, “Küresel ekonominin içinde bulunduğu şartlar dikkate alındığında, Batı’nın Çin’e alternatif aradığı bir dönemde proje, İzmir’in çok önemli bir eksiği idi. Zira, Kemalpaşa Lojistik Köyü, İzmir’in lojistik potansiyelini geliştirmesinde, lojistik sektörünün kümelenmesinde, kurumsallaşmasında ve ihracatçılarımızın maliyetlerini düşürmesinde önemli bir rol oynayacaktır” dedi
İZMİR’İN ÖNEMLİ EKSİĞİYDİ…
Kemalpaşa Lojistik Köyü’nün önemli bir ihtiyaç olduğunu vurgulayan Yorgancılar, “Hammaddeye yakınlığı, ekonomik olarak jeo-stratejik ve lojistik önemi, ucuz ve nitelikli işgücüne sahipliği, net ihracatçı yapısı ve daha birçok özelliği İzmir’in her dönem ayrıcalıklı bir konumda olmasını sağlamaktadır. Orta Doğu, Türk Cumhuriyetleri ve Avrupa arasında bir köprü vazifesi gören ülkemizin batıya açılan kapısı olan İzmir, coğrafi ve jeopolitik konumu itibariyle, lojistik açısından çok ciddi bir potansiyele sahiptir. Projeleriniz arasında yer alan Kemalpaşa Lojistik Köyü’nün temeli 2012 yılında atılmıştı. Öncelikle yarattığınız farkındalık için çok teşekkür ediyoruz. Küresel ekonominin içinde bulunduğu şartlar dikkate alındığında, Batı’nın Çin’e alternatif aradığı bir dönemde proje, İzmir’in çok önemli bir eksiği idi. Zira, Kemalpaşa Lojistik Köyü, İzmir’in lojistik potansiyelini geliştirmesinde, lojistik sektörünün kümelenmesinde, kurumsallaşmasında ve ihracatçılarımızın maliyetlerini düşürmesinde önemli bir rol oynayacaktır. Diğer yandan, İzmir’in kuzey aksında yer alan mevcut Nemrut limanı ile birlikte planlanan ama sonuçlanamayan Çandarlı Limanı da, bu açıdan İzmir’in lojistik gücüne güç katacak bir proje idi. Komşumuz Pire Limanı’na alternatif olma şansımız olacak iken, bu avantajı da elimizden kaçırıyoruz. Asya, Avrupa, Kuzey Afrika ve Ortadoğu’daki 1,6 milyarlık nüfusun ve 22.5 trilyon dolarlık ticaretin merkezinde yer alan İzmir'imizin desteklenmesi, eksiklerinin tamamlanması ülkemizin ekonomik pastadan daha fazla pay almasını hızlandıracaktır. Bizlerin de bütün çabası ve gayreti bunun içindir” diye konuştu.
İHRACAT İÇİN STRATEJİK ÖNEME SAHİP
Mobilya Sektörünün stratejik öneme sahip olduğunu ifade eden Yorgancılar, “Mobilya sanayimiz, yarattığı istihdam potansiyeli ve katma değerinin yanında net ihracatçı bir sektör olması nedeniyle stratejik öneme sahiptir. Şehrimizdeki MODEKO fuarına gösterilen ilgi de bunun göstergesidir. Ancak, bir hususun altını çizmek zorundayım. Sektör fark etmeksizin, bir tarafta sanayicilerimiz ekonomiye ve ihracata ciddi anlamda katkı sağlarken, diğer taraftan ihracatın gelişimini son derece zorlayıcı son dönemde art arda yapılan regülasyonlar ciddi bir çelişki yaratıyor. Bu bağlamda, pratik iş hayatının uzağında, iş yükünü artıran, ticareti engelleyen, ödemeleri geciktiren onlarca değişikliğe son bulmalıdır. Söz konusu regülasyonlar yerine kolaylaştırıcı düzenlemeler olmalı ki; daha fazla ihracat hacmi yaratılabilsin ve daha verimli işbirlikleri geliştirilsin.
"İŞBİRLİĞİ YAPTIK"
"Mobilya sektöründe İzmir, istihdam kapasitesine göre 5. sırada yer alsa da, hem lojistik avantajları hem de inovatif şehir özelliği ile giderek güçlenen bir gelişim içerisindedir. Sektörün dünya ihracatı içerisindeki payı yüzde 1,5’luk seviyelerdedir. Üreticilerimizin kaliteli ürünlerini, global trendler doğrultusunda çevre dostu ürünlere dönüştürmesi, demografik değişimi dikkate alması ve artırılmış gerçeklikle ürünlerini pazarlaması doğrultusunda dünya sıralamasında hızla önlere doğru ilerleyecektir. Bu farkındalıkla; Karabağlar ve Kısıkköy bölgesinde yoğunlaşan sektörün, kümelenmesi için Torbalı OSB’nin 690 dekar büyüklüğündeki genişleme alanında bir Mobilya Kümelenmesi için İZTO, Torbalı Ticaret Odası ve Torbalı OSB Bölge Müdürlüğü ile işbirliği yaptık. Sektörün gelişimine katkı koymasını diliyorum”
Konuşmasına ekonomik gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulunarak devam eden Yorgancılar şöyle konuştu:
Çünkü, yüksek enflasyon ve borçluluk, gıda ve enerji arz güvenliği, ticaret savaşları, ambargolar, Rusya-Ukrayna savaşı gibi kronikleşmiş rutin sorunlar devam ederken, ABD’de yaşanan banka kriziyle başlayan finansal dalgalanmanın yarattığı riskler gündemi meşgul etmekte.
"MOBİLYA SEKTÖRÜMÜZ BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR"
Öyle ki, IMF Nisan Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nu “Zorlu Bir Toparlanma" başlığıyla yayımladı. Büyüme tahminlerini de aşağı yönlü revize ederek; Dünya ekonomisinin, 2023’de %2,8, Türkiye için de, %2,7 öngörüsünü paylaştı. Eş zamanlı olarak Dünya Ticaret Örgütü de, 2023 için küresel mal ticaretine ilişkin büyüme beklentisini yüzde 1'den yüzde 1,7'ye yükseltti. Ancak, bu tahminin 2008 küresel finansal krizinden bu yana geçen 12 yıldaki ortalama yüzde 2,6'nın altında olduğunu da belirtelim.
Yani, küçülen, ticareti daralan bir küresel ekonomide, üretmek başlı başına bir mücadele alanı iken, ürettiğini satabilmek ayrı bir başarıdır. Ülkemizin küresel ekonomiden aldığı pay ise %1’lerde. Tüm gayretimiz bu payın artırılması yönünde. Bu bakımdan, gerek lojistik gerekse son dönemde tasarımları ile öne çıkan mobilya sektörümüz büyük önem taşımaktadır.