TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu, Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nde geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayınlanan İnciraltı Bölgesinin sit statüsü değişikliğine ilişkin bir basın açıklaması düzenledi.

Basın metnini okuyan TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Ilgaz Su Aktaş, "İnciraltı İzmir'de kentsel rantın biriktiği en büyük, en çok gündemde tutulan, bir an önce ranta konu edilmesi için türlü çabalar içine girilen bir alandır. Bölgenin rantından nemalanmak isteyen gayrimenkul simsarları, yapılaşmaya açılması halinde zenginliğini katlamayı bekleyen müteahhitler, ‘müşteri garantili’ otoyol, köprü vb. projelerle kamu kaynaklarına konmak isteyen ihaleciler, İnciraltı’na yıllardır göz dikti. İnciraltına gözlerini dikenler asla anlamak istemedi ancak İzmir halkı, İnciraltı’nın neden korunması gerektiğini anladı ve mücadele etti" dedi.

Sdcdwscsadcdscdsc

Bugün açısından İnciraltı’ndaki ısrar nedenlerinin de daha net anlaşılmasına ihtiyaç olduğunu söyleyen Aktaş, şunları sordu:

  • Toprak Koruma Kurulu kimin için tarım dışı amaçla kullanıma ilişkin karar alıyor?
  • İmar planları  kimin için yapılıyor?
  • Sit statüsü kimin için düşürülüyor?
  • Toprak Koruma Kurulu kararı ile İnciraltı Bölgesinde tarım dışı kullanıma izin verilirken gelecek kuşaklarımızın gıda ihtiyacı, gıda güvenliği mi düşünülüyor?
  • İmar planları yapılırken kentin bütününde yaşanan bir sorunun çözümü, barınma hakkı, kamunun çıkarı, uzun erimli ve planlı bir kent, sosyal devlet gereği yükümlülükler mi gözetiliyor, imar planları tüm İzmirliler için mi yapılıyor?
  • Sit statüsü, her yıl kentimize uğrayıp, beslenen, çoğalan, konaklayan flamingolar daha rahat yaşasın, hem kara hem su florası daha da gelişsin, biyoçeşitlilik artsın diye mi düşürülüyor?

"İNCİRALTI SAHİPSİZ DEĞİL"

İlgili ve yetkili idarelerin İnciraltı’nda avucunu ovuşturan kesimlerin isteklerini yerine getirebilmek için türlü yol denediklerini ifade eden Aktaş, "Sit statüsü değişikliği de bu yaklaşımın son ürünüdür. Biliyorsunuz ki 2018 yılında alınan mahkeme kararına kadar Körfez Geçiş Projesi kentin gündemindeydi. Geçtiğimiz sene genel seçimlerin hemen öncesinde onaylanan imar planlarında rafa kaldırılan projenin ulaşım bağlantılarının da sinsice iliştirildiğini gördük" dedi.

Öte yandan imar planlarına ilişkin dava sürecinin devam ettiğini belirten Aktaş, "İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin açtığı davanın bilirkişi raporunda heyetin görüşünün planların iptali yönünde olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte 2018 yılında Körfez Geçiş Projesi’nin çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) olumlu kararını iptal eden mahkeme kararında mahkeme heyetinin, projenin kuzey ve güney kıyılarındaki korunan alanlara vurgu yaptığını da hatırlatmak isteriz. Bu bağlamda yapılan sit statüsü değişikliğinin olası bir proje ve projeye ilişkin davada ön almak, yargı kararlarının arkasından dolanmak olduğu açıkça anlaşılmaktadır. Devletin kurumları halkına, doğaya, çevreye, tarım alanlarına, yurttaşların geleceğine ilişkin sorumluluklarını bir kenara bırakmış, rant peşinde koşan çevrelerin taleplerini nasıl yerine getireceği derdine düşmüştür" dedi.

Aktaş son olarak "İnciraltı sahipsiz değildir, her adımı takip edeceğimizi ve mücadeleyi sürdüreceğimizi kamuoyuna bildiririz" diye konuştu.