Hale Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Kavurucu yaz sıcakları artarak etkisini göstermeye devam ediyor. İklim krizinin başlıca etmenlerinden olan küresel ısınma güneşin zararlı ışınlarına daha çok maruz kalmamıza neden olurken, başta cilt kanseri olmak üzere, tansiyon, beyin kanaması, kalp krizi riski de artıyor. Uzmanlar özellikle öğlen saatlerinde dışarı çıkmamayı, 2 saatte bir güneş kreminin yenilenmesini ve uzun süre açık alanda güneşte kalınmamasını öneriyor. Ancak trafikte güneşe maruz kalınan süre her geçen gün artıyor.
Uzun seyahatlerin yanı sıra kentlerde artan araç sayısı ve yolların yetersiz kalması nedeniyle de seyir halindeki süre artış gösterirken klimaya yüklenilmesi nedeniyle klima alerjisi ve kulak, burun, boğaz enfeksiyonlarında paralel bir artış gözleniyor. Seyir halindeyken güneşin zararlı UV ışınlarından ve bunaltıcı sıcaklardan korunma yollarında alternatif olarak otomobillere yaptırılan cam filmleri öne çıkıyor.
“GARANTİ BELGESİ 65 FARKLI NOKTADA GEÇERLİ”
Peki ama her film güneşin zararlı ışınlarından koruyor mu, ısıyı kesiyor mu? Film tercih edenler nelere dikkat etmeli? Sahte ve gerçek film nasıl ayırt edilir? 35 yıldır otomobillere cam filmi yapan 3. Sanayi Sitesi’nde bulunan Yeni Binbir Oto’dan Berktuğ Tokel yanıtladı.
Uzun yıllardır cam filminde uzman olan, Cilt Kanseri Vakfı’nın tavsiye mührünü alan LLumar bayisi olarak hizmet verdiklerini anlatan Tokel, “Bizim filmlerimizin hepsi profesyonel, gerçek ısı yalıtımlı cam filmleri. Hiçbiri boyalı değil. İşlem bitiminde biz her zaman ürünlerimizin ve yaptığımız işin arkasındayız. Araç sahiplerimize yapılan işlemlerin ardından garanti belgesi de veriyoruz. Bu garanti belgesi, 65 farklı noktada olan LLumar bayisinde de geçerli” dedi.
“UV IŞINLARINDAN KORUYOR”
“Filmlerimizin hepsi yüzde 99 UV koruma sağlayan ürünler” diyen Tokel, “LLumar, kanser vakfı onaylı bir cam filmi. UV radyasyonu mor ötesi olarak da bilinen, güneşten kaynaklanan kısa dalga boyuna sahip, yüksek enerjili görünmez bir ışındır. UV-B radyasyonu yalnızca cildin üst katmanlarından geçer, buna rağmen güneş yanığı riski mevcuttur. UV-A ise UV-B’ye göre daha derine işler. Bu radyasyon kolajenlere zarar vererek cildin erken yaşlanmasına neden olur ve cilt kanseri riski içerir. Bizim ürünlerimiz koruyucu, UV korumalı yapışkan, UV korumalı şeffaf veya renkli polyester, metalize alüminyum, şeffaf polyester ve çizilmeye karşı dayanıklı kaplama seçenekleriyle tercihe bağlı çok yönlü koruma sağlar” ifadelerini kullandı.
“SAHTE FİLMLERDE KİMYASAL KOKU ALIRSINIZ”
Bu özelliklerin her film markası için geçerli olmadığını ve piyasada çok sayıda kısa ömürlü, güneşin zararlı ışın ve ısısından korumayan sahte film olduğuna dikkat çeken Tokel, “Bu özellikler tabi ki LLumar markası için geçerli. Piyasada çok sayıda boyalı ürün bulunuyor. Zaten sahte ürün kullananlarda 2 sene içinde renk solması, aracın içinde kimyasal koku gibi sorunlar yaşanır. Sahte filmler ısı kesme özelliğine de sahip değildir” açıklamasında bulundu.
“ISI YALITIM TESTİ TALEP EDİN”
Film yaptırmadan önce ısı yalıtım testi talebinde bulunulması gerektiğine vurgu yapan Tokel, “Yaptırmış olduğu markaya ve işletmeye güvenecek. Doğru yerde doğru markayı tercih etmeliler. Gerçek koruyucu film kullananlar işletmeler ısı yalıtım testinden kaçınmaz. Araç sahipleri film yaptıracakları yerlerde, kendilerine uygun filmi seçerken ısı yalıtım testini talep etmeli ve kendileri bunu deneyimlemeli” diye konuştu.
“ŞEFFAF FİLMLER DE UV’DEN KORUR VE ISIYI KESER”
Filmlerde kullanılan tonların değil marka ve kalitenin koruyucu olduğuna dikkat çeken Tokel, “Açık tonlarda da güneşin zararlı ışınlarından, ısısından korunmak mümkün. ‘Cam ne kadar koyu olursa o kadar ısıyı keser’ algısı artık Türkiye’nin gündeminde olmamalı. En açık, hatta film takılı olduğu belli olmayan tonlarımızda bile, şeffaf filmlerimiz de dahil ısı kesme ve UV ışınlardan koruma özelliği LLumar’da mevcut. E 80 serimiz sadece ön cam için ürettiğimiz bir özel seridir. Bu seri ısıyı yüzde 44 kesme gücüne sahip” dedi.
“ARACINIZ TECRÜBEMİZE EMANET”
Kullanıcıların sertifika ve garanti belgesi bilinciyle hareket etmesi gerektiğini anlatan Tokel, “Film yaptıranlar mutlaka garanti belgesine ve ürünün sertifikasına dikkat etmeli. Marka ne kadar kaliteli olursa olsun işçilik de çok önemli. Aracınız bizim tecrübemize emanet. Marka ve profesyonel işçilik bir araya gelince araba kullanmak da sizin için ayrı bir zevk olacak” ifadelerini kullandı.
“SAHTE FİLM GÖRÜŞÜ BOZAR”
Sahte filmlerin sürücünün görüşünde de ciddi sıkıntı yarattığını dile getiren Tokel, “Başka yerlerde bilinmedik markalarla film yaptıranlar zaten bir süre sonra renk atması, koku nedeniyle söktürmek zorunda kalıyor. Bu şekilde bize gelenlerde en sık rastladığımız sorun da sürücünün içeriden dışarıyı görememesi. Bu durum sadece sahte boyalı filmlerde olur. Gerçek filmde renk ne kadar koyu olursa olsun sürücü net görüşte sorun yaşamaz. Sıkça söylenen ‘Yüzde 99 ısı kesme’ doğru olmayan bir tabir” dedi.
“GİZLİLİK VE GÜVENLİĞİ ARTIRIYOR”
Tokel ayrıca, LLumar’ın sadece ısıyı azaltma ve zararlı UV ışınlarını engellemeye yardımcı olmakla kalmadığını görünümü iyileştirdiğini, parlamayı azaltmaya, hırsızlığı caydırmaya, güvenlik ve gizliliği artırmaya yardımcı olduğuna dikkat çekti.
