GÜNDEME BAKIŞ – Sayıştay’ın 2023 yılına ait İZSU raporunda 43 bulguya yer verildi. Raporda; İZSU yönetimine bazı konularda sert eleştiri ve uyarılara yer verildi. “Bazı İlçelerde Su Kayıp Kaçak Oranının Yüksek Olması” bugusuyla ilgili, “İdarenin hazırlamış olduğu 2022 Yılı Su Kayıpları Yıllık Raporunda, bazı ilçelerde gerçekleşen su kayıp kaçak oranının, yani gelire dönüşmeyen su oranının, mevzuatta belirtilen sınıra göre yüksek olduğu tespit edilmiştir. Bu ilçelerde su kayıp kaçak oranı; Ödemiş %30,54, Kiraz %40,59, Beydağ %33,62, Torbalı %30,73, Bergama %48, Kınık %55, Urla %33,94, Seferihisar %43,58 olarak tespit edilmiştir” denildi.

 

BÜYÜKŞEHİR’E KESİLEN CEZALAR

Raporda, “Yapılan incelemelerde İdarenin yetki ve işletiminde olan atık su arıtma tesislerine Bakanlık tarafından cezaların kesildiği görülmüştür. Yapılan incelemelerde İdarenin yetki ve işletiminde olan 37 atık su arıtma tesisisin çevre izin belgesinin bulunmaması sebebiyle Bakanlık tarafından 4.608.939,00 TL ceza kesilmiştir. İdarenin yetki ve işletiminde olan 15 atık su arıtma tesisisinin Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği’nde belirtilen deşarj limitlerinin üzerinde atık su salınması sebebiyle Bakanlık tarafından 7.479.193,00 TL ceza kesildiği tespit edilmiştir” dedi.

 

ÇAMURU BERTARAF ET!

“Arıtma Tesislerinden Çıkan Çamurların Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi Arazisinde Depolanması ve Biriken Çamurun Şehirde Çevre Sorunu Yaratması” bulgusu ile ilgili Sayıştay Denetçisi şunları söyledi:

“İzmir genelinde faaliyette bulunan tüm arıtma tesislerinden çıkan arıtma çamurlarının tamamının İdare tarafından yirmi yıl boyunca Çiğli AAT arazisinin körfez kenarında depolandığı ve depolanan bu arıtma çamurlarının şehirde koku sorunu yarattığı tespit edilmiştir. Çiğli AAT çamur stok sahasının üzerinde bulunan 2.500.000 m³ çamurun rehabilite edilmesi ve İzmir il genelinde yarattığı kötü koku sorununun ortadan kaldırılması gerekmekte olup sonraki süreçte İdarenin arıtma tesislerinden çıkan çamurlarının çamur bertaraf tesislerinde bertaraf edilmesi yöntemine devam etmesi ve İzmir Körfezinin kıyısında Çiğli AAT arazisinde çamur depolaması yapılmaması gerekmektedir.

Öte yandan Çiğli atıksu arıtma tesisinin çevre izni veya geçici faaliyet belgesinin bulunmadığı vurgulandı.

ARAÇ BULUNMASINA RAĞMEN ÇALIŞTIRILMADI, DIŞARIDAN HİZMET ARACI KİRALANDI

 

Raporda; çalışır vaziyette hizmet araçlarının bulunmasına karşın bu araçların sahada çalıştırılmadığı ve dışarıdan hizmet aracı kiralandığı belirtildi ve şu görüşlere yer verildi:

 

İdarenin kanun ve ikincil mevzuat gereği yapması gereken hizmetler için elinde bulundurduğu hizmet araçlarının çalıştırılmadığı ve bu araçların yapacağı hizmetler için üçüncü şahıslardan araçların kiralama yoluyla hizmet satın alındığı tespit edilmiştir. İdarenin mülkiyetinde 126 adet damperli kamyon, 20 adet vinçli kamyon, 18 adet su tankeri, 24 adet kurtarıcı monteli kamyon, 41 adet vidanjör, 47 adet kombine kanal açma ekipmanlı aracı bulunduğu tespit edilmiştir. Bu araçların aylık çalışma km’si ve saatleri incelendiğinde araçların bir kısmının çalıştırılmadığını çalışan araçların da yapmış olduğu günlük km’sinin günlük ortalamalarının çok düşük olduğu aylık olarak pursantajlardan tespit edilmiştir. Örnek olarak 05.06.2023 tarih ve 888 sayılı Yönetim Kurulu Kararına istinaden İZSU Genel Müdürlüğü Görev Alanı İçerisinde Saha İşlerinin Gerçekleştirilmesinde Fiilen Arazide Kullanılmakta Olan Hizmet Araçlarının Kiralanması işi 242.326.060,00 TL bedelle ihale edilmiş ve 03.07.2023 tarihinde sözleşmesi imzalanması verilebilir. Bunun gibi İdarenin yine İzmir il genelinde üç bölgeye ayrılması sebebiyle bölgesel olarak vidanjör ve kanal temizleme aracı, su tankeri gibi hizmet araçlarının ihale yöntemiyle tedarik ettiği de ayrıca tespit edilmiştir”

ARAÇLAR ŞAHSİ İŞLERDE KULLANILDI

Raporda, “İdare tarafından kiralanan araçların kullanımının etkin bir şekilde takibinin yapılmadığı ve taşıt görev emri olmadığı halde bazı araçların kamu hizmeti dışında işler için kullanıldığı tespit edilmiştir. İdarenin araçlarına yönelik yapılan incelemede, araç kullanımlarının etkin takibinin yapılmadığı, taşıt görev emri olmadan ve kamu hizmeti dışında işler için kullanımlar yapıldığı tespit edilmiştir”