GÜNDEME BAKIŞ - AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, İzmir'in Karşıyaka ilçesinde başlayan ve halen devam eden yangın söndürme çalışmaları hakkında CHP kanadından gelen "yetersiz hava desteği" vb. gibi eleştirilere sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile cevap verdi.

Muhalefetin İzmir’in zorluklar ve felaketler karşısında birlik olma ruhuna ihanet ettiğini söyleyen Saygılı, "Ülkemiz, aynı anda çıkan irili ufaklı onlarca orman yangınıyla mücadele ederken İzmir’de devletimiz tüm ilgili ve yetkili birimleriyle fedakârca çalışırken müstemleke zihniyetli kifayetsizlerin tahriklerine kapılarımız kapalıdır" dedi.

Saygılı'nın açıklamalarının tamamı şu şekilde;

Türkiye ve güzel İzmir’imiz için oldukça yoğun bir haftayı geride bıraktık.

Milli iradenin tecelligâhı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, Filistin’in haklı davasını ve çağımızın en büyük soykırımını dünyaya duyuran bir uluslararası adalet çağrısına destek olduk.

Bu destek çağrısını takip eden günlerde ise Gazi Meclisimizde, muhalif vekiller tarafından sergilenen “tahrikler ve politik provokasyonlara” tüm milletimiz şahit oldu. Devleti terörist olmakla suçlayan, milleti kriminal birer gerillaya döndürmek isteyen, iplerini elinde tutan sahiplerinin talimatlarıyla ucuz solculuk oynayan, akıl ve ahlak fukarası sözde siyasetçiler ile fonlandığı mahfillerin taşeronluğuyla karınlarını şişiren ekran yüzleri bir olup Türkiye’mize, insanımıza, değerlerimize ve Cumhurbaşkanımıza galiz ifadelerle hakarette bulundular.

Dikkat ettiniz mi!

Türkiye’nin son üç aydır yakaladığı ekonomik stabilizasyon, makroekonomi programının başarıyla ilerlemesi, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarından gelen olumlu dönüşler, Türkiye’nin itibarlı ve etkin aktörlüğünü güçlendiren küresel meselelerdeki reaksiyonları gibi yüzümüzü güldüren gelişmelerin ardından, muhalefet cephesinden önce insanların kafalarını, ardından Meclisi, sonra da sokakları karıştıracak hamleler geldi.

Ne hikmetse, Türkiye ne zaman yelkenleri rüzgarla doldurup tüm gücüyle aydınlık bir istikbale yol almaya hazırlansa, bu memleketinden başka her yeri, insanından başka herkesi seven sözde Türkiye muhalefeti hortluyor ve işi, nefret söylemleriyle sonuçlanan bir şiddet sarmalına döküyor. Türkiye’nin ilerlemesini, huzurunu, kardeşlik hukukunu adeta ateşe atıyorlar.

İşte bu ateş ne yazık ki güzel İzmir’imizin ciğerleri olan orman varlığımız yanarken de kendini gösterdi. Bu sözde muhalefet, yine politik tartışmalar, manasız suçlamalar ve bir sonuca varmayacak polemiklerle İzmir’de verilen yangın söndürme mücadelesine ve İzmir’in zorluklar ve felaketler karşısında birlik olma ruhuna ihanet ettiler.

Ülkemiz, aynı anda çıkan irili ufaklı onlarca orman yangınıyla mücadele ederken İzmir’de devletimiz tüm ilgili ve yetkili birimleriyle fedakârca çalışırken müstemleke zihniyetli kifayetsizlerin tahriklerine kapılarımız kapalıdır.

Türkiye ve İzmir için gün, birlik olma günüdür. Birlik olacağız. Yaralarımızı saracağız. Ormanlarımızı yeniden yeşerteceğiz. Çevre terörizmi başta olmak üzere her türlü eşkıyalığı kutsayan, medya ve kürsü teröristlerini dikkate almayacağız. Yeniden boy atacak taze fidanlar gibi yüzümüzü güneşe, aydınlığa dönecek ve çok sevdiğimiz, âşık olduğumuz ülkemize ve insanımıza nefes olacağız. 

Yunus Emre’nin dediği gibi: “Biz sevdik âşık olduk / Sevildik maşuk olduk / Her dem yeniden doğarız / Bizden kim usanası.”