GÜNCEL

Prof. Dr. Dinçer: Yetiştiricilik ile doğa balıkları arasında çok büyük fark yok

Abone Ol

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi'yle iş birliğinde, su ürünleri ihracatında öne çıkan levrek, çipura, karadeniz somonu ve alabalık türleri için besin değerlerini analiz edildi. Analiz sonuçları, Ege İhracatçılar Birliği'nde düzenlenen basın açıklamasında kamuoyuyla paylaşıldı. Ege İhracatçı Birlikleri'nde(EİB) düzenlenen toplantıya Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, İzmir Su Ürünleri Yetiştiricileri ve Üreticileri Birliği Başkanı Ufuk Atakan Demir, Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Uğur Sunlu ve Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Tolga Dinçer katıldı. Levrek, çipura, karadeniz somonu ve alabalıktaki besin değerleriyle ilgili analiz sonuçlarında, doğa ile yetiştiricilik arasında çok büyük farkların olmadığı hatta yetiştiricilikte mineral, vitamin ve protein oranlarının çok daha yüksek olduğu tespit edildiği açıklandı.

'TÜRK SOMONU, ATLANTİK SOMONUNU YAKALADI'

Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Tolga Dinçer, yaptığı sunumda analizlerde doğa ile yetiştiricilik arasında çok büyük farkların olmadığı, mineral, vitamin ve protein oranlarının çok daha yüksek tespit edildiğini açıkladı. Dinçer, "Çipuradaki protein içerikleri doğada ve yetiştiricilikte yüzde 22 olarak analiz edilirken, ham yağ oranı doğada 4.3, avcılıkta 6.8, kalori oranı ise doğada 139, yetiştiricilik 169 kalori olarak tespit edildi. Omega 3 oranlarının ise yetiştiricilikte doğadan 3 kat fazla olduğunu tespit ettik. Yetiştiricilikte, balığın Omega 3 oranı yükseltildi. Doğru yem kullanımıyla bu verim artırılabiliyor. 100 gram balık etinde bir doğa çipurasında 0.5, yetiştiricilikte 2.01 Omega 3 var. Vitamin içerikleri yetiştiren balıklarda eş düzeyde ya da yüksek olduğu görüldü. Mineral içeriğine baktığımızda ise her ikisinde de ağır metal yok" ifadelerini kullandı.

Atlantik somunuyla Türk somununun değerlerinin de birbirlerine çok yakın olduğunun altını çizen Dinçer, "Levreğe baktığımızda ham proteinin doğada 19,6 yetiştiricilikte 21,6 olduğunu görüyoruz. 100 gramlık balık etinde yapılan hesaplamada 0,45 gr, yetiştiricilikte 1,76 gram Omega 3 olduğunu tespit ettik. Vitamin içeriklerine bakıldığında yetiştiricilik balığında A vitamini 3 katı durumunda. Mineral madde içeriklerinde risk tespit edilmezken, yetiştiricilikte çok daha yüksek mineral içerikleri olduğu da tespit edildi. Atlantik somonu ile Türk somonunu karşılaştırdığımızda Atlantik somonunda protein içeriği yüzde 19.3, Türk somonunda 20,8 olarak göze çarpıyor. Kaloriye göre kıyasladığımızda Atlantik somonu 213 kalori iken, Türk somonu 244 olarak analiz edildi. 100 gram somon balığında yapılan hesaplamada Atlantik somonu 1,88 Omega 3, Türk somonunda 2,62 omega 3 var. Analizlerden gördüğümüz üzere iki tür birbirine yakın hale gelmiştir. Aynı değerleri neredeyse yakalamış durumdayız. Yem, burada önemli bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Mineral madde içerikleri çok yakın. Burada çok farklı bir değer olmadığını tespit ettik" dedi.


'YILLIK BALIK TÜKETİMİMİZ KİŞİ BAŞINA 6 KİLO'

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, yetiştiriciliğin ülkemizde de büyüme halinde olduğunu belirtti. Girit, "Dünya genelinde su ürünleri yetiştiriciliği payı yüzde 50 seviyelerinde. Türkiye'de de oranın yüzde 47 seviyelerine geldiğini görüyoruz. Amaç pazara yakın, kontrollü üretim ile yetiştiriciliğin gelişmesini sağlamak. Türkiye'de ticari balıkçılık üretiminde deniz balıkçılığı, kültür balıkçılığı, iç su balıkçılığı ve diğer deniz ürünleri olmak üzere 4 sektör var. Türkiye'deki balık üretiminden en büyük payı deniz balıkçılığı alıyor. Ege Denizi de balıkçılığı üretim miktarı, üretim değeri ve istihdama katkısı ile Türkiye balıkçılığı içinde ayrı bir öneme sahip. Denizde yapılan yetiştiriciliğin neredeyse tamamına yakını İzmir, Muğla ve Aydın olmak üzere Ege Bölgesi kıyılarında gerçekleştiriliyor" ifadelerini kullandı.

Balık tüketiminde ülke olarak geride olduğumuzu belirten Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Uğur Sunlu, "Ülkemizde kişi başına yılda 6 kilo balık tüketiliyor. Bizim amacımız 6 kilo tüketimi 24 kilolara kadar çıkarmak. Balık tüketiminde istediğimiz rakamların çok uzağındayız. Japonya'da yıllık balık tüketimi 30 kilonun üzerindeyken, bazı uzak doğu ülkelerinde 70 kiloya kadar çıkıyor. Amacımız su ürünleri halkımıza doğru bir şekilde anlatabilmek ve önyargılarını değiştirmek" diye konuştu.