Kentin deneyimli gazetecileri Sercan Avcı ve Onur Çakır’ın hazırlayıp sunduğu Politika Durağı ekranlara döndü.1 Eylül’den itibaren yayın hayatına yeniden başlayan EGE TV’de yayınlanan programın ilk bölümünde Avcı ve Çakır kent gündemini ve siyasetteki gelişmeleri masaya yatırırken, programın ikinci bölümünde AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı ve İzmir Milletvekili Eyüp Kadir İnan konuk oldu.

Programda 1 Eylül itibariyle yerel yönetimlerde geride kalan 150 günü değerlendirildi.

ÇAKIR: TAM PERFORMANSINI DEĞERLENDİRECEĞİMİZ ORTAM OLMADI
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay için ayrı bir parantez açıldı.
Gazeteci Onur Çakır, “ Cemil Bey geldiğinden beri bir sürü  problemle uğraştı. İşçi memur krizi oldu. Tam performansını değerlendireceğimiz bir ortam olmadı. Fazla kriz oldu. Cemil Bey’in söylemlerine baktığımızda ben olumlu bir hava görüyorum. 6. aydan sonra daha net bir fotoğraf görürüz” dedi.

ÇAKIR’DAN ‘GENEL SEKRETER’ İDDİASI
Tugay’ın göreve geldiğinden bu yana çok fazla bürokrat değiştirdiğini, göreve getirdiği bazı isimlerle de kısa sürede yol ayrımına gittiğinin altını çizen Çakır şunları söyledi;
“Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Fulden Bak görevden alındı. Sosyal Hizmet Daire Başkanlığı belediye için çok önemli… Vatandaşa dokunan yer. Fulden Hanım’ın göreve gelmesinde Haluk Tekeli etkili oldu. Tekeli sağda solda ‘Başkan’ın akıl hocasıyım’ diyen gezen bir beyefendi. Fulden Bak görevden alındıktan sonra Tekeli sosyal medyada acayip şeyler yazıyor Cemil Tugay hakkında. Doğru yanlış bilmiyorum. Neden anlattım. Cemil Tugay kısa sürede beraber yol yürüdüğü bir isimden hızlı bir şekilde darbe yedi. Fulden Bak atanırken her şey çok iyiydi. Görevden alınınca  her şey kötü oldu.

Cemil Tugay yakın zamanda genel sekreter yardımcısı atadı. Ramazan Tezcan. CHP’nin seçim kampanyasında görev alan önemli isimlerden biri… Seçim kampanyası yürüten ki başarılı olundu bir isim transfer edilmesi  dikkat çekici”

Çakır programda bir de ‘genel sekreter’ iddiasında bulundu. Çakır “Ramazan Tezcan veya Zeki Yıldırım… Bu iki isimden biri yakın zamanda ya da orta vade de genel sekreter olacaktır. Bu bilgiyi buradan paylaşayım. Kulis bilgisi...” ifadelerini kullandı.

AVCI’DAN TUGAY İÇİN ‘YÖNETİM TARZI’ VE ‘SİYASİ’ PENCEREDEN DEĞERLENDİRME
Sercan Avcı ise Tugay’ın geride kalan 150 gününü belediye yönetim ve siyasi olarak 2 farklı pencereden değerlendirdiğini ifade etti.

Avcı şunları söyledi;
150 günde yönetim tarzında gördüklerim birincisi çok fazla bürokrat değiştirdi. 5 yıl boyunca da değiştireceğini gösteriyor. Bu duruma yabancı değiliz. Karşıyaka Belediye Başkanı’yken de çok fazla bürokrat değiştirdi.

"TAVIR ALMAKTAN, DURUŞ SERGİLEMEKTEN VAZGEÇMEYECEK"
İkincisi parti, isim, milletvekili, belediye işçisi fark etmeksizin kendi doğrusuna göre tavır almaktan duruş sergilemekten çekinmeyeceğini gösterdi. Bunu ilk ‘genel sekreter krizi’nde net gördük. Cumhurbaşkanı Adayı noktasında bile şimdiden bir tavır almış gibi. Ekrem İmamoğlu’nun ismini verdi röportajda. Üçüncüsü geçmiş Büyükşehir Başkanlarına göre iktidar partisiyle kentin sorunlarının çözümü noktasında daha ılımlı mesajlar veriyor. İktidar partisiyle kentin sorunları noktasında istişareye daha açık.  Basmane Çukuru’ndaki çözüm çabası da bir gösterge.

Bir başka görünen nokta belediye içinde siyasi kadrolaşmaya izin vermeyeceğini görüyorum. Şirketlerdeki isimleri geçmiş dönemlere göre parti içi yarışlarda daha az göreceğiz. Son olarak fiziki belediyecilikten çok sosyal belediyeciliğin öne çıkacağı şifrelerini görüyoruz.

150 günde Tugay’ın siyasi olarak gösterdikleri ise şöyle; Parti içi yarışlarda boğulmayacağını gösteriyor. Genel Başkan’la arasında mesafe var algısı çok oturdu. Bu algının değiştirilmesi yönünde adımlar atması gerek.

"BAKAN VE YÜCEL’LE MESAFELİ"
CHP’ni MYK’sının 2 İzmirlisi Murat Bakan ve Deniz Yücel’le mesafeli olduğunu net söyleyebiliriz. Son olarak ESHOT’ta Murat Bakan’a çok yakın olan Murat Koçak’ın görevden alınmasını örnek koyarım.

"2 NUMARASI YOK"
Bir de Tugay’ın ‘2 numarası’ yok. Aziz Kocaoğlu dönemindeki bir Alaattin Yüksel, Tunç Soyer döneminde ki bir Rıfat Nalbantoğlu profili yok Tugay’ın yanında. Bu tercih meselesi. ‘Siyaset yapacaksam, kendim yapacağım’ mesajı veriyor.”

ÇAKIR: MAAŞ ÖDEYEN, TEMİZLİK YAPAN, ÇÖP TOPLAYAN BAŞKAN BAŞARILI
Çakır ve Avcı ilçeler özelinde de 150 gün değerlendirmesi yaptı.

“150 günü değerlendirmek şu tabloda kolay değil” diyen Çakır, “Olumsuzluklar daha fazladır. Çalışanların maaşını zamanında ödeyen, temizliği yapan, çöp topluyorsan şuanda başarılısın. SGK borçları açıklandı. Herkes borç batağında. Kısa vadede saydıklarımı yapan başarılı denir” dedi.

ÇAKIR O BAŞKANLARA DİKKAT ÇEKTİ
Dikkatini çeken ilçeleri ve başkanları sayan Çakır şunları söyledi;
“Bornova Belediye Başkanı Ömer Ekşi fark yaratıyor. Eşki dikkat çekiyor. Konak Belediye Başkanı Nilüfer Hanım maddi açıdan kötü bir belediye almasına rağmen sosyal belediyeciliğe hızlı bir giriş yaptı. Dikkatimi çekiyor. Mali açıdan bazı başkanlar içe kapandı. Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal… Onu yakından tanıyanlar çalışkan projeci olarak ifade ediyor ama bu 5 aylık süreçte göremedik. Sebebi kendisi açısından haklı olabilir mali açıdan kötüydü belediye. Yeni yılda kendisinden bir atak bekliyorum. Karşıyaka Belediye Başkanının da enerjisi yüksek daha sahaya yansıtamadı. Beni şaşırtan isimlerden biri Karabağlar Belediye Başkanı Helin İnay Kınay. Adayken enerjisi çok yüksekti. Belediye başkanı olduktan sonra kendisini fazla göremiyoruz. Buca Belediye Başkanı da borçla devraldı ancak Görkem Duman gençliğiyle siyaseti bilmesiyle bence fark yaratan isimlerden. Bornova, Konak ve Buca  ile ilgili söylediklerime genel kanı da böyle…”

AVCI: FİZİKİ BELEDİYECİLİK GERİDE KALDI… SOSYAL MEDYA BELEDİYECİLİĞİ HAYATIMIZA GİRDİ
Avcı ise yerel yönetimlerde fiziki belediyeciliğin geride kaldığını ifade ederken sosyal belediyeciliğin yanında son dönemlerde bir de sosyal medya belediyeciliğinin oluştuğunu ifade etti.
 Avcı şunları söyledi;
20 yıldır bu kentte yerel yönetimleri, siyaseti takip ediyorum. Eskiden fiziki belediyecilik çok öndeydi. Spor sahaları, kültür merkezleri, kreşler, yollar, köprüler yapıyordu ilçe belediye başkanları… Özellikle 2014’ten sonra sosyal belediyecilik de öne çıktı fiziki belediyeciliğinde yanında … Bunun temel nedeni belediyelerin ekonomik durumunun her geçen yıl kötüye gitmesi ve ülke ekonomisinin da geriye gitmesiyle alakalı oldu. Pandemiyle birlikte iyice öne çıktı. Ancak son dönemlerde fiziki belediyecilik geride kaldı. Bu kentte 5 yıl çivi çakmadan görev süresini tamamlayan başkanlar oldu. Artık sosyal medya belediyeciliğinin yanında bir de sosyal medya belediyeciliği geldi. Başkanlar adete sosyal medyada etkileşim yarışında. Sosyal medyada çok gözüken ‘başarılı’ yakıştırması yapılıyor. Sürekli videolar, sürekli özel gün mesajları… En fazla etkileşim alan sanki en iyi belediye başkanı. Bu tabloyu doğru bulmuyorum. Sosyal medya önemli bir alan tamam ama sadece burada olmakla da olmaz.”

AVCI: O İKİ BAŞKAN BİR ADIM ÖNDE BAŞLADI
1 Eylül’den sonra başkanların mazeret üretmemelerinin gerektiğini ifade eden Avcı, “ Daha net değerlendirmeler artık yapılacaktır süreçte. Bence bir belediye başkanının yola iyi çıkabilmesi önde başlaması için 4 kriter var. Belediyeyi iyi tanıması, ilçesini iyi tanıması, parti örgütünü iyi tanıması ve kadrosu hazır şekilde başlaması. Bu 4 kritere aynı anda sahip olup sahaya daha erken inmeyi başaran iki başkan görüyorum. Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki ve Torbalı Belediye Başkanı Övünç Demir. Çabuk sahaya indiler, sorunlara hakimler, kadroları hızlı bir şekilde oluştu. Bir adım önde, iyi başladılar. İyi hazırlanmışlar” dedi.

MENDERES VE FOÇA UZUN ZAMANDIR YEREL YÖNETİM KONUSUNDA ŞANSSIZ
2 ilçenin son dönemlerde yerel yönetim açısından şanssız olduğunu savunan Avcı, “  Sadece bu dönem değil son 2-3 dönemdir Menderes ve Foça iyi belediyecilikle gündeme gelmiyor.  Belediye başkanları tartışıldı hep. Yönetim tarzları, yönetim sorunları tartışıldı. Parti içi krizlerle gündeme gelindi. Bu dönemde de devam ediyor gibi. 2 turistik, güzide ilçenin hizmetlerle anılması gerek. Geçmiş dönemdeki başkanlar da tartışmalıydı. Bu dönem ki başkanlar da sorunla başladı.”