Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - CHP genel Başkanlığına adaylığını açıklayan Özgür Özel, İzmir İl Kongresine katıldı. Özel'in kongrede yaptığı konuşma sırasında, konuşması sloganlarla kesildi. Bir grup CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu lehine slogan atarak, Özel'in konuşmasını kesti.
"BAY KEMAL'İN YANINDAYIZ"
Özel'in konuşması sırasında bir grup İzmir burada Bay Kemal'in yanında sloganları attı. Özel, sahnede gruba doğru ilerleyerek, "Hepimiz Bay Kemal'in yanındayız" dedi.
KONUŞMASINI İKİNCİ DEFA KESTİLER
Grup slogan atmayı sürdürdü ve Özel'in konuşmasını bir kez daha "Gençliğin umudu Kılıçdaroğlu" sloganı attı.
"BENİ SOYLU SUSTURAMADI"
Özel bu defa gruba sert çıkarak, "Gençler, bunu size kim dediyse yapmayın, bunu kim yapmanızı istediyse yapmayın. Beni Süleyman Soylu susturamadı, siz hiç susturamazsınız" ifadelerini kullandı.
“O KAPIDA SADECE GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK YAZAR”
CHP Genel Başkanlığına adaylığını açıklayan Grup Başkanvekili ve Manisa İzmir Milletvekili Özgür Özel kongrede söz alarak, değişim mesajları verdi. Özel, Güzel İzmir’e merhaba Kuruluşun ve Kurtuluşun Kenti, İlk Kurşunu atan Hasan Tahsin’in kenti merhaba, merhaba. Başım sıkışırsa, eğer bir gün başım zora düşerse bilirim ki baba evimde o çorba kaynamakta ve baca tütmektedir. O kapıda ne Özgür Özel yazar, ne Kemal Kılıçdaroğlu, ne de İsmet İnönü veya Bülent Ecevit. Bu partide herkes çok ama çok kıymetlidir. Bu kapıda tek isim yazar o da gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür” ifadelerini kullandı.
Özel açıklamalarına şöyle devam etti;
“HEPİNİZİN DESTEĞİNİ BEKLİYORUM”
Dün o baba evinde partimizde bir adım attım ve adım attığım günün ertesi de İl Kongremize katıldım. Buradan sonra Konya, Diyarbakır, Edirne, Trabzon’da, Kayseri’de olacağım ve bu sürecin sonunda partimiz daha iyi olsun diye. Cumhuriyet’in 2. Yüzyılına büyük bir moral bozukluğu ile başlamamak için, partiyi yeniden ayağa kaldırmak. Cumhuriyet Halk Partisi’ni yeniden umut yapmak için. Baba evinden helallik almaya geldim hepinizin desteğini bekliyorum.
“SEÇMENİN BİZE KÜSMESİNE SEYİRCİ KALAMAYIZ”
Şüphesiz milli mücadelenin ilk kurşunun atıldığı, ardından son askerin 9 Eylül’de denize döküldüğü bu güzel şehir 28 Mayıs seçimleri sondasında en derin üzüntü ve hayal kırıklığını yaşayan şehirlerden bir tanesi. Biz bunların seçmende ne gibi yansımaları olduğunu biliyoruz. Karabağlar’da üzüm hasadı yapanı, Bergama Kozak Yaylası’nda çalışanı da hepimiz görüyoruz ve dinliyoruz. Üzülerek söylemek isterim ki büyük bir duygusal kopuş, umutsuzluk ve küskünlük var. Türkiye’nin en köklü partisini kuran, Cumhuriyeti kuran ve bu ülkeye demokrasiyi getiren parti olarak seçmenin bize ve sandığa küsmesine seyirci kalırsak büyük bir sorun yaşarız.
“BU ÇAĞRI TÜM TÜRKİYE’YEDİR”
Eğer biz Cumhuriyet Halk Partililer olarak tüm diktatörlerin beslendiği sandığa katılım oranın düşüklüğüne, seçmenin siyasete küsmesine bir çözüm bulmazsak. Diktatörler için gerekli o ortam ortaya çıkar. Buna çare olmanın yolu yeniden sandıkta umut olmaktır. Şimdi önümüzde bir yol, bir tercih ve bir karar var. Ya hep beraber birlikte hiçbir şey olmamış gibi davranıp, ittifak kapasitemiz ortadan kalkmıyormuş gibi davranıp partimizi değil koltuklarımızı korumaya çalışacağız. Ya da seçmeni anlayarak, gerekli değişimi sağlayarak, sadece tüzüğü değiştirerek değil, sadece kadroların değişimi ile değil. Tepeden tırnağa bir değişim ile Türkiye’ye umut olmak zorundayız. Sizi özgürlüğe ve değişme davet ediyorum. Bu çağrı sadece CHP’nin üyelerine değildir bu çağrı sadece delegelere değildir. Bu çağrı Cumhuriyet ateşinin yakıldığı İzmir’den tüm Türkiye’yedir