Hale Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Bayraklı Belediyesi Aralık Ayı Meclis Toplantısı birinci bileşiminde Cumhur İttifakı Grubu, Doğançay Mezarlığında zenginlerin yukarı fakirlerin aşağıya gömüldüğünü iddia etti.

CHP’Lİ SARI: “VALİ BEY 8 AYDIR NEDEN BEKLİYOR?”

CHP Grubundan İsmail Sarı iddiaların gerçek olmadığını dile getirerek, “Doğançay Mezarlığı’nın yukarıdaki bölümüne bugüne kadar 2 bine yakın gömü yapılmıştır. 15 gündür de gömüye kapatıldı. Gömü Emiralem ya da Ansızca Köyü’ne gidiyor. Yeni Doğançay Mezarlığında sıralı gömülerde İzBB 200 TL para alıyor, parası olmayan vatandaşlardan da alınmıyor. Özel gömü isteyen vatandaşlardan ise İzBB meclisinde alınan karar doğrultusunda 12 bin 500 TL para alınıyor. İsteyen vatandaşımız gömüsünü arada kalan boşluklara bu parayı vererek yaptırabiliyor, bu kapsamda da 350 gömü yapılmış. Büyükşehir Belediyemiz 5 yıl önce kendisine ait olan 300 dönüm arazisini mezarlık yapmak için devletten gerekli izinleri almış ve Valiliğin onayı kalmış sadece. Ancak 5-6 yıldır Valiliğin izin vermesi bekleniyor. Valilik imzalarsa 2-3 ay içinde bu yeni mezarlığa gömü yapılabilecek. Cumhur İttifakı üyelerimiz, Vali Bey’i uyarırsanız, bu imzanın beklediğini hatırlatırsanız bölgedeki vatandaşlarımız alana gömü yapabilecek. Vali Bey 8 aydır neden bekletiyor, bir sorun. Bizi de sık sık vatandaşlarımız arıyor. Sıralı gömüye komple kapandı, destek verin” dedi.

“BAKANLIKLAR TAHSİSTE BULUNMALI”

Başkan İrfan Önal ise, Bakanlıkların belediyeye tahsiste bulunması gerektiğine dikkat çekerek, “İzmir’in bütününde mezarlık sorunu var sadece Bayraklı’nın değil. Bu sorunu çözmek için de İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Çevre ve Şehircilik Bakanlığından tahsisini istediği alanlar var. Doğançay bir tanesi. Ayrı yerlerde de mezarlıkların Bakanlık eliyle tavsiye edilmesi lazım. Doğançay da bu kapsamdaymış. Şu anda her vatandaşımıza gömü alanı gösteriliyor ama bazen özel olarak yer istiyorlar. Yeni alan da 1 sene sonra dolacak. 300 dönüm açıldığında da dolacak, bittiğinde yine Doğançay da gömüye kapatılacak. Vatandaş kendi kazısını yapmayı göze alıyor ve özel olarak orayı istiyorsa bu başka bir tarifeye giriyor. Ancak sıralı gömüde istenen bir ücret değil. İsterseniz gidin önceden satın alın isterseniz de sonradan… Sıralı gömüde ihtiyacı olandan da 200 TL alınmıyor” dedi.

ÖNAL’DAN GREV VE MAAŞ AÇIKLAMASI

Başkan İrfan Önal meclisin kapanış konuşmasında, işçilerin yaptığı grev ve sürece ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Cumhur İttifakı’ndan gelen eleştirilere de yanıt veren Önal, Selçuk İlçesinde en büyüğü 5 en küçüğü 1 yaşında olan 5 kardeşin, annelerinin topladığı kağıtları satmak üzere evden gittiği esnada yanarak öldüğünü hatırlatarak, Bayraklı’da bu durumda olan birçok ailenin olduğunu dile getirdi. Asgari ücretin 17 bin TL olduğu ortamda 43 bin lirayı beğenmeyen işçilere daha fazla vererek, yardıma muhtaç, evine ekmek götürmekte zorlanan ailelere yapılacak destekten vazgeçilmemesi gerektiğini anlatan Önal, Bayraklı Belediyesi’nin geliriyle diğer belediyelerin gelirlerinin de aynı olmadığının altını çizdi.

“MAAŞ ÖDEMEK İÇİN SİGORTA VE VERGİ ÖDEYEMEDİM”

Önal’ın açıklamaları şöyle:

İşten çıkardığım kişilerle bir husumetim yoktu, belediye başkanı olduğumda mali verileri aldım ve personel giderlerine bütçemiz uygun değildi. Nasıl her birinizin geliri ve harcamalarınız değişiyorsa, Bayraklı belediyesinin de mukayese edileceği belediyeler Bornova ve Buca değil. Bayraklı ilçe yapılırken, tamamen siyaset hesabı yapılmış. Bir tane fabrikamız, sanayimiz, büyük işletmemiz yok. Bayraklı gökdelen bölgesi ama en fazla yoksulun yaşadığı, çarpık kentleşmenin olduğu bölgeyiz. Bu belediye diğerleriyle yarışamaz, biz yoksulu fazla olan bir ilçeyiz. Sebebi ben değilim. Yukarı mahallerde Selçuk’ta yaşanan facianın çok daha derinlerini görürsünüz. 160’ın üzerinde benzer hane ilçemizde mevcut. Ben geldiğim günden beri her kuruşun kul hakkı olduğunu bilerek adım attım. Ben bütün parayı işçi maaşına yatırmaya çalıştım. Sigorta, vergi, piyasa borcu ödemeyerek işçi arkadaşlara ödeme yaptım.

“GERVİN MAKSATLI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM”

Popülist siyaseti hayatımın hiçbir döneminde yapmadım. Bayraklı belediyesinde ilk defa grev yapılmasının maksatlı odluğunu düşünüyorum. Ben grev hakkına saygı duyarım ama bu durumlar aşıldı. Başka maddeler kullanıp belediyede kimse terör estiremez. Bu grevin de maksatlı olduğunu düşünüyorum. Benim kafamın arkasında bir plan yok. Ben arkadaşlara 8 aydır hizmet üretmeden tüm parayla maaşlarınızı ödüyorum. Evine ekmek götüremeyen insanlara destek olamadığım için vicdan azabı çekiyorum. 8 aydır tüm parayı maaşa yetirebildik, sigorta  ve vergi ödemedik. Kamu borçlarımız önümüzde, 1 yıl paraya dayalı hizmet üretmeden parayı bölüşelim’ dedim. Buna rağmen 43 bini beğenmeyenler var, keşke paramız olsaydı 50 bin verseydik, bizim bütçemiz belli. Ben gerçekçi bir siyasetle 8 aydır tasarruflarla, keyfi harcama yapmayarak, hayalini kurduğumuz hiçbir etkinliği gerçekleştiremedim. Maaşın başa baş duruma gelmesi için 300 kişiyi eksiltmeliydik. Ben o kişileri tanımıyorum. Şubat’ta yüzde 40 zam yapılmış, ya bunun iptal edilmesini ya da 300 kişinin işten çıkacağını söyledim. Babam yaşındaki insanlar ayağıma kapandı, 84 kişiyi çıkarttım, bunun da vicdan azabını çekiyorum.

“EVİNE EKMEK GÖTÜREMEYEN VATANDAŞTAN KISIP MAAŞ MI ÖDEYEYİM”

Bunları anlatmama rağmen, arkadaşların talebini insani buldum, iş barışımız bozulması diye 42 bin noktasında mutabık kaldım ama dışarıdan müdahalelerle grev kararı alındı. Greve çıkıldığında bazı arkadaşlarımız bize destek oldu. İnsanlar 17 bin TL alırken 43 bin az değil, bütçemiz el vermiyor ki daha üstüne çıkalım. İkinci 6 ay için bir yüzde 40 daha zam veriliyor. Hangi kamu kurumu hangi işyerinde yüzde 96 zam veriliyor. Asgari ücret aratacak ve enflasyon oranında zam gelecek, göreceğiz bakalım asgari ücret yüzde 20 artacak mı, bizdeki 1 yıllık artış ise yüzde 120. Bu rakamlar belediyemiz için gerçekçi değil, diğer belediyelerin imkanı yetiyor olabilir ama bizim yetmiyor. Kendimi alkışlatmak için öksüzü, yetimin, evine ekmek götüremeyenin yardımını kesip daha çok mu maaş ödeyeyim!

 KUL HAKKINI DÜŞÜNÜYORUM

Bayraklı’nın geleceğini düşünenler benim 8 aydır ne yapmaya çalıştığımı görüyor. Her kuruşun peşine düştüm. Geldiğim günden beri kamu zararına olan tüm işlemlerle ilgili teftiş kurulunu görevlendirdi. Ben kul hakkını düşünüyorum Arkasında kimin çıkacağını düşünmem. İsraf varsa gelin bana söyleyin, çalışmayan, kamu zararına neden olan kim varsa telefonum açık, gelin söyleyin.

Önal göreve geldiği günden beri sadece teknik birimlere 3-4 personel alındığını ve bunun dışında işçi alımı yapılmadığını dile getirdi.