Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - CHP Parti Meclisi (PM) Üyesi ve İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi kentsel dönüşü projesi, Örnekköy 4. etapta yaşanan mühürleme işlemi, süreçte yaşananlar ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İzmir İl Müdürlüğü tarafından yazılan raporları değerlendirdi. AK Parti grubundan İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya'ya yönelik eleştirilere de yanıt veren Nalbantoğlu, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Ömür Özdil'in birinci raporun ardından baskıya maruz kaldığına ilişkin iddialara ilişkin açıklamalarda bulundu. 

"EN BASİT TANIMIYLA AHLAKSIZLIKTIR"

AK Parti'nin İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yaptığı kentsel dönüşümü, siyasi kaygılarla engellenmeye çalışıldığını aktaran Nalbantoğlu, "İnsanda istikrar olur. Her işe siyasi bakılmaz ki kardeşim! Örnekköy'de, birkaç bloktan oluşan bin küsur ev var. İnsanların barınması, sağlam konutlarda oturabilmesi için bir model kurmuşlar. Bunu senin siyasi kaygılarla geciktirecek, durduracak, adamların daha sağlıklı konutlara ulaşmasını engelleyecek herhangi bir şey yapman en basit tanımıyla ahlaksızlıktır" dedi. 

"KİMİ BELEDİYE PERSONELİNİN HATASI OLDUĞUNU DUYDUM"

CHP'li Nalbantoğlu, bazı belediye bürokratlarının üstlerine bilgi verirken, bazı noktaları aksattığını anlatarak, "Bu işin, sürecin tamamında, yani işin başladığı noktadan geldiği noktaya kadar kimi belediye personelinin de hatası olduğunu duydum. Ben çok yakından bilmem o işleri ama İzmir'de yaşayan bir milletvekili olarak, bin küsur insanı ilgilendiren bu meseleyi öğrenmek zorunda kaldım. 'Bu neymiş' diye sordum; burada da bizim bazı belediye bürokratlarının bilgi verirken, başkana kadar giden silsilede ve hem de kendi üstüne bilgi verirken bazı noktaları aksattıkları noktasında bir bilgiye eriştim" ifadelerini kullandı. 

"CHP'Lİ BELEDİYE NASIL KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ YÜRÜTEBİLİR!"

Nalbantoğlu, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'nün 2 raporu arasındaki farka dikkat çekerek, "Sonra mevzu Çevre Bakanlığı'na gitti. Çevre Bakanlığı inceledi ve 'Doğrudur, bir problem yoktur, devam' dedi ama olur mu öyle şey, nasıl doğru olabilir! Nasıl orayı bekleyen insanlar yarın konutlarına kavuşabilir? Nasıl CHP'li bir belediye kentsel dönüşüm işini yürütebilir? Bu sebeplerle bir rapor daha yazıldı. Mahkeme süreci devam edecek ama her iş böyle yapılırsa, gerçekten işimiz var yani" çıkışında bulundu. 

"ÇEVRE ŞEHİRCİLİK İL MÜDÜRÜ SÜRÜLMELİ, SÜRÜLÜRKEN DE  DÖVÜLMELİ"

İzmir Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi İrfan Önal'ın, "İl Müdürü Ömür Özdil'e baskı yapıldı" çıkışının hatırlatılması üzerine konuşan Nalbantoğlu, "Çevre Şehircilik İl Müdürü'ne baskı yapıldığını ben de duydum. Şaşırdım mı, hayır. Bunların kafaya taktığı mahkemelere bakın. Diyelim 3 tane mahkeme üyesi var, 1 tanesi bir görüşe hukuken katılmadığını söylüyor ve çoğunlukla yine istedikleri oluyor. Derhal o görüşü veren adam sürülüyor. Dolayısıyla CHP'li bir belediye, hele de İzmir'de CHP'li bir belediyenin yaptığı iş söz konusu olunca, 'Yok ya, bunda bir sorun yok' diyebilir mi bir bürokrat! Haddini bilecek tabi herkes, dolayısıyla Çevre Şehircilik İl Müdürü 100 kere sürülmeyi hak etmiş bence. Eğer süreceklerse; bence sürmeliler, mutlaka sürmeliler.  Sen kim oluyorsun da, 'Burada bir şey yok' diyorsun; hangi araştırmayla diyorsun? Elindeki bilgi ne? Bence mutlaka sürülmeli, hatta sürülürken biraz da dövülmeli. Sadece 'Hadi sen Afyon'a git, Ağrı'ya git' değil, bir de dövülmeli" dedi. 

"BAŞARI CEZASIZ KALMIYOR"

AK Parti Grubu'ndan İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya'ya yönelik yapılan yoğun eleştirileri değerlendiren Nalbantoğlu, "Türkiye'de maalesef şöyle bir gelenek oluştu; hiçbir başarı cezasın kalmıyor. Mutlaka bir şekilde cezalandırılıyor. Nasıl doğru rapor yazan gidecekse, doğru iş yapan da eleştirilecek, dövülecek, sövülecek. Doğru iş yapana hakaret edecekler, iftira atacaklar. Hiçbir iyilik, iyi çalışma maalesef bunlardan mahrum kalmıyor" diye konuştu. 

"HEVAL SAVAŞ KAYA ELİNDEN GELENİN FAZLASINI YAPIYOR"

Nalbantoğlu açıklamasını şöyle sürdürdü: 

Heval Savaş Kaya, İZBETON'un Genel Müdürü, değerli arkadaşım, değerli kardeşim, bir belediye bürokratı, belediye çalışanı üstüne aldığı bir meseleyi hangi şartlarla hangi şekilde yerine getirmesi gerekiyorsa elinden gelen her şeyi, hatta fazlasını yaparak gayret ediyor. E buna da kızar tabi Özgür Hızal. Niye kızmasın adam?! Sen devletin bütün imkan ve olanaklarını kullanarak İzmir'deki deprem konutlarını daha teslim edemedin. Zaten geçiyorum 11 ili, o bunların yapabileceği bir iş değil de, sen daha İzmir'deki deprem konutlarını teslim edemedin. Ortada bir şey yok. Şuradaki 5 tane apartmanın doğurduğu enkazı elindeki bütün imkanlara rağmen toplayamayan devlet var ve belediyenin çok kısıtlı olanaklarıyla toplayan ve bu konuda adım atan kuruluşa tabi ki sıcak bakmaz. Bu işi organize eden adama da sıcak bakmaz tabi ki...