Hale Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleriyle göreve gelen belediye başkanları ve İzBB Başkanı Cemil Tugay’ın 3 ayını değerlendirdi.

"İZMİR'İN PROBLEMİ ŞAHIS DEĞİL CHP ZİHNİYETİ"

“İzmir’in problemi şahıs problemi değil” diyen Şahin, “Şahıslar hakkında herhangi bir kötü söz etmek bize yakışmaz. Göreve başlayalı 3 ay oldu henüz ancak CHP 25 yıldır İzmir’i yönetiyor ve 25 yıldır İzmir’e yapılması gereken hiçbir şeyi yapmadı. İzmir’in problemleri 3-5 yılda çözülecek gibi değil zaten. İzmir problemler yumağı içinde şu anda. Son 20 yılda İzmir’e 8 alt ve üst geçit yapılmış. Bunların yapımı da 3-4 yıl sürmüş. İzmir’in tamamındaki alt ve üst geçit sayısı da 20. İzmir 5 yıl sonra bu sinyalizasyon sistemiyle ne yapacak onu da bilmiyorum. İzmir’in yüzde 70’i depreme dayanıksız yapılardan oluşuyor. İzmir’in 500 bin yeni eve ihtiyacı var. Bu açığı kapatması için senede 50 bin konut yapılması gerekir. CHP’nin son 5 yılda yaptığı kentsel dönüşüm sayısı ise 980. Yani CHP zihniyetiyle kentsel dönüşüm 500 yılı aşkın sürede çözülebilecek dağ gibi bir problem. 30 bin çalışanı olan İzBB kirada oturuyor, 3 yıl önce yıkılan binasını ne zaman, nereye yapacağını bilmeyen bir CHP belediyesinden bahsediyoruz. Kendi binasını 3 yıldır planlayamayan CHP zihniyeti İzmir’in dağ gibi problemlerini nasıl bitirecek. Biz bunu görmeyiz. İzmir deprem kuşağında bulunuyor ama kentsel dönüşüm, altyapı adına bir şey yapılmıyor. Bugüne kadar hiçbir şey yapılmamış 3 aylık belediye başkanına ne desek boş” ifadelerini kullandı.

"BİZİM İLİŞKİLERİMİZ ZATEN ANORMAL DEĞİL"

“Siyasette normalleşme” söylemlerini değerlendiren Şahin, “Normalleşme denilen nedir bilmiyorum. Bizim İzmir’de mecliste grubu bulunan siyasi partilerin temsilcileriyle ilişkilerimiz zaten normal. Nasıl bir normalleşme bekleniyor, bizim anormal olan bir ilişkimiz zaten yok” dedi.

"ATEŞ DAVASI EN ÇOK FETÖ'NÜN İLGİ ALANINDA"

 Türkiye gündeminden düşmeyen Sinan Ateş cinayetine ilişkin de soruları yanıtlayan MHP'li Şahin "Bir cinayet davası üzerinden, üzerimize gelmeyen kesim kalmadı. PKK bile bu konuyla yakından ilgileniyor. Amerika, Almanya bu konuyla yakından ilgileniyor. Genel Başkanımız da ‘Oyunların farkındayız, bize geri adım attırmak istediğinizin farkındayız, bizden ne talep ettiğinizin farkındayız’ dedi. Bir cinayet davası üzerinden MHP’nin ve Ülkü Ocaklarının suçlanması gibi bir durum en çok CHP’lilerin, solcu geçinenlerin ilgi alanına girmiş. Özellikle de dikkat ederseniz FETÖ’cülerin. Biz de merakla bakıyoruz. Genel Başkanımız noktayı koydu; elinde bilgi, belge olan varsa getirsin devlete teslim etsin. Devlet bunun gereğini yapsın. Biz gereğinin yapılmasından yanayız" diye konuştu. 

"NE KADAR TÜRKİYE DÜŞMANI VARSA SALDIRIYOR"

"Soruşturma ve yargılama sürecinin olması gerektiği gibi olmadığına ilişkin" eleştirilerin hatırlatılması üzerine Şahin, "17  kişi cezaevinde, olayın tüm tarafları cezaevinde. Amerikan Senatosunun 2021 yılında aldığı kararlar meclis kararıyla mı uygulanacakmış. PKK’nın konuştukları mı yapılmalıymış! Adli makamlar kime uyacaklar, Amerika’nın emirlerine mi, FETÖ’nün oyunlarına mı! Devlet, adalet normal seyrinde yürüyor. Elinde bir şey olan varsa da konuşacağına gelsin bunları adalete teslim etsin. Bizi en çok düşündüren şey; bir cinayet davası üzerinden ne kadar Türk ve Türkiye düşmanı varsa MHP ve Ülkü Ocaklarına saldırmasıdır. Bilen bilmeyen, konuya vakıf olan olmayanlar başka bir şey peşinde. Bu dava adalet makamlarınca görülüyor. Bunun MHP’ye, Ülkü Ocaklarına geri adım attırma programı olduğunu biliyoruz, oyunların da farkındayız" açıklamasında bulundu. 

 "KİMİN İSTEĞİYLE KONUŞTUKLARINI BİLİYORUZ"

"Cumhur İttifakı çatırdıyor" söylemlerine sert çıkan Şahin, "Sayın Cumhurbaşkanımız da ifade etti, bu söylemlerin amacı Cumhur İttifakı’nın devrilmesi. Bu söylemlerin gerekçesi Akdeniz, Libya, Filistin, Azerbaycan, Karadeniz’deki petrol, doğalgaz yatakları… Biz bunları biliyoruz. Ne Cumhur İttifakı ne MHP ne de Sayın Cumhurbaşkanımızın geri adım atma gibi bir durumu söz konusu değil. Türkiye’ye diz çöktüremeyecekler. Bunu Türkiye'de dillendirenler başka ama onların da bunları kimin isteğiyle dillendirildiğini biliyoruz biz. Hemen arkasındaki istek ceza almış Kavala’nın cezaevinden çıkartılması, ceza almış Demirtaş’ın cezaevinden çıkartılması. Burası hukuk devleti, burası Muz Cumhuriyeti değil" diye konuştu.