Geçtiğimiz hafta 6 Eylül’de Akhisar’ın düşman işgalinden kurtuluşuydu. Akhisar Belediyesi tarafından düzenlenen Kültür ve Spor Şenlikleri kapsamında Akhisar Lokantacılar odası başkanı Pınar Güney’in davetlisi olarak Fedai Ünal(@fedonundükkanı) ile Akhisar’daydık.
Akhisar Lokantacılar odası çok iyi bir iş yapmış ve yarım asırdır ustalık yapan üyelerinin fotoğraflarından oluşan bir sergi düzenledi. Fotoğrafları Profesör Doc. Mehmet Koştumoğlu çekmiş. Muazzam bir kalıcı bir iş olmuş. Ellerinize sağlık. Akhisar Lokantacılar odası başkanı Pınar Güney Türkiye’deki tek kadın Oda başkanı. Oda yönetimine bir kadın elinin değmiş olması çok net belli oluyor. Odaya ciddi bir vizyon katıyor ve dilerim daha büyük işlerinde altında imzasını görürüz.
Akhisar Müze bahçesinde düzenlenen sergiye Akhisar Kaymakamı Sabit Kaya, Akhisar Hava Meydan ve Garnizon Komutanı Hava istihkâm Albay Mehmet Şahin, Akhisar Belediye Başkanı Besim Dutlulu ve başkan yardımcıları, Akhisar İlçe Emniyet Müdürü Engin Pınar ve sivil toplum örgütleri temsilcileri katıldı. Bizde sergiyi Belediye başkanı ve ilçe kaymakamı ile gezme ve Akhisar lezzetleri konusunda sohbet etme şansı yakaladık. Bence Belediye başkanı Besim Dutlulu iyi bir lezzet avcısı. Kendisi lezzet için yurt içi yurt dışında gezdiğini ifade etti. Bu Akhisar lezzetleri için önemli bir vizyon. Yaptığı konuşmada da Akhisar’ı anlatırken şehrin yemek çeşitliliğinin altını çizdi. İlçede yapılan paça çorbasının 6 farklı usulde yapıldığını anlatan Başkan, şehrin gastronomisinin önemli bir turizm aracı olabileceğini söyledi ki bunun altına Türkiye’de ima atmayacak yoktur.
Özellikle açılan İzmir-İstanbul otobanının eski yol üzerindeki yüzlerce esnafı ve dolaylı olarak bölge ekonomisine vereceği erozyon konusunda doğan açığın, şehrin özelliklerini öne çıkartmanın önemli bir çözüm alternatifi gibi geliyor bana. Akhisar önemli bir uğrak noktası. İzmir’den yola çıkarken yemek yemeyip Akhisar’da bir çorba köfte yerim düşüncesinde olan yolcular şimdiler de şehri görmeden otobanda teğet geçmekteler. Zincir mağaza kültürünün temsilcileri otobanda yer alacaklar fakat bu şehrin ekonomisine bir etki etmeyeceği kesin.
Evet, Akhisar denildiğinde köfte akıllara geliyor gibi. Şehir demografik özelliklerine baktığımızda Balkan göçmenlerinin şehrin nüfusunun önemli bir kısmını oluşturduğunu görüyoruz. Balkanlardan gelen nüfus yemek içme alışkanlıklarının etkisini şehre yansıtmış durumda. Balkanlardan gelen önemli yemekte Köfte. Dana eti, sadece soğan ve tuzdan oluşan bir reçetesi var. Önemli özelliği köftenin altına konan pidesi. Pide Akhisar’da bir fırından tüm köftecilere dağılıyor. Pide öncelikle tereyağında ısıtılıp köfteye altlık oluşturuyor. Köftenin yanında domates köz biber ile harika bir lezzet oluşuyor. Hep söyler ve yazarım Türkiye’de iki yüzün üstünde köfte çeşidi olduğu anlatılır. Bunu önemli temsilcileri de Ege bölgesindedir.
Akhisar köftecileri arasında Köfte Ahmet benim için özel ustalardan. Akhisar’dan tüm Türkiye’ye yayılmış Ramiz Köftenin ilk ustalarından. Çıraklıkla başlayan yarım asırlık serüveni halen devam etmekte. Akhisar çarşısında bulunan dükkânının tabelasında Köfteci Ahmet yazmaz. Bunu sorduğumuzda köftenin onun ismi gibi olduğunu ve şehirdeki herkesin onu Köfte Ahmet olarak tanıdığını söyler. Şimdilerde Oğlu ile birlikte çalışıyor. Oğluna el vermiş durumda. Ne de iyi etmiş. Bu lezzetlerin nesilden nesile geçmesine kıymet veriyoruz.
Ahmet abi tezgâhın başında çalışırken parmağına dikkat ettim. Sorduğumda köfte hazırlarken bir kaza sonucu bir kısmını kaybettiğini anlattı. Ustalık böyle oluyor. İstikrar ile çalışacaksın. Her gün işin içinde ne acı olursa olsun diyor. Her gün büyük bir özenle açıyor küçücük dükkânını. Küçük diyorum ama içinde çok büyük bir yürek ve lezzet var. Gidip tatmalısınız. Köftenin yanında kendi yaptığı ayranı da denemelisiniz.
Akhisar’a gitmeniz için çok neden var. Bir tanesi de Köfte Ahmet.
Afiyetle Kalın…
Özgür Zümrüt