Hale Halime YILDIRIM / GÜNDEME BAKIŞ - İYİ Parti İzmir İl Başkanı Ülkü Doğan, Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun İzmir mesajlarını değerlendirdi. “Saha” vurgusu yapan Başkan Doğan, “İYİ Parti'yi anlatma konusunda bizim bir aracımız yok. Ana akım medyanın eksikliğini teşkilatların kapatması gerekiyor. İlçelerimiz hep vatandaşla iç içe ama daha da fazla sahada olmamız gerekiyor. İnsanlara İYİ Parti'nin hedefini, İYİ Parti'nin neler vaat ettiğini ve projeleri anlatmamız lazım. Siyaset sosyal medyadan yapılmaz, insanlara dokunmak lazım. Vatandaş sadece seçim dönemlerinde siyasetçi görmekten bıktı. Biz daha çok sahaya ağırlık vereceğiz. Tarım sektörünün sıkıntılarını dinlemek için çiftçilerle, esnafın derdi için esnafla, emeklilerin derdini anlamak için parklara gideceğiz. Çünkü emeklilikler artık kıraathaneye gidemiyor” dedi.
“AK PARTİ DEVRİ SONA ERECEK”
Dervişoğlu’nun “Erken seçimle Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığının önünün açılmasına karşıyız” açıklamasının “Erdoğan’ın adaylığından korkuyor mu” iddialarına neden olduğu yönündeki söylemleri de yanıtlayan Doğan, “Erdoğan'ın bir kere daha adaylığından korkmuyoruz. Ancak burası bir anayasa ülkesi. Şu an yasalarımız tekrar aday olmasına imkan tanımıyor. Anayasayı gevşetirseniz güven de kalmıyor. Vatandaşın da ne yasaya ne anayasaya güveni ve inancı kalmıyor. Tepedeki yasayı çiğnerse aşağıda ki de çiğniyor. Erdoğan tekrar aday olmak isterse yapabilir. Muhalefetin böyle bir söylem geliştirmesine gerek yok. Bir sonraki dönemde ister Erdoğan ister başkası aday olsun AK Parti devri sona erecek” ifadelerini kullandı.
“CHP İLE ORTAK HAREKET EDİLEBİLİR AMA İTTİFAK OLMAZ”
Doğan, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in görüşmesine ilişkin ise, “Her iki partinin de ortak değerleri aynı. Cumhuriyet, Atatürk, anayasal üstünlük, parlamenter sistem noktasında hemfikiriz. Hassasiyet noktalarımız aynı. Daha önce yapılan tarzda bir ittifaktan bahsedilmiyor. Cumhuriyete, devlete, Atatürk ilkelerine sahip çıkma noktasında hemfikir olduğumuz için ortak hareket edilebilir. Ancak bu bir ittifak adı altında olmaz” değerlendirmesinde bulundu.
“KADINLARIN SİYASETTE ÖNÜ AÇILMALI”
Parlamentoda grubu olan siyasi partiler içinde İzmir’de tek kadın il başkanı olan Doğan, “İzmir'de üye hedefimiz var ancak bizim için kağıt üzerindeki üye sayısı önemli değil. Biz her üyemizin kendini gönülden İYİ Parti'ye ait hissetmesini istiyoruz. Burada kıstas milyonlarca üye olması değil, o üyenin partiye ait hissetmesi. Eylül ayından beri üye sayımız artmaya başladı. Her bir üyemize de ulaşmaya çalışıyoruz. Yeni üye kampanyalarımız var. 8 Mart'a giderken ciddi bir kadın üye hedefimiz var. İYİ kadınlar ordusu kuracağız. Kadın il başkanı olmak zor. Toplumun kadına yüklediği sorumluluklar var. Kadın il başkanı kendini rol model gibi hissediyor. Teşkilatla ilişkilerimde anne şefkati oluyor. Erkeğin soğuk tavrından ziyade sıcak ilişki kuruyoruz. Ancak bazen bir fotoğraf karesine baktığımda 50 erkeğin arasında sadece 2 kadın olabiliyoruz. Bazen sahada yanımda erkek varsa il başkanı diye ona gidiyorlar. Bu tabuyu yıkmak lazım. Kadınların önünün siyasette açılması gerekiyor” diye konuştu.
“İKTİDARI DESTEKLEYEN VEKİLLERDE SUÇ ŞÜPHESİ HİÇ YOK MU?”
İYİ Partili Doğan, AK Parti kongresinde kurultay delegelerine dağıtılan 4 bin TL’lik saatler için ise, “CHP'de hiçbir dayanak olmaksınız biri çıkıp 'para dağıtıldı' dedi. Savcılar suç duyurusu kabul etti ve soruşturma başlattı. Türkiye'de son dönemde gözaltına alınan gazeteciler muhalif, fezleke düzenlenen vekiller muhalif, TÜSİAD hükümeti eleştirdi gözaltına alındı. Hiç mi iktidarı destekleyen vekillerde suç ya da suç şüphesi oluşturan davranış yok. Neden bir savcının soruşturma başlatma ihtimali yok? AK Parti belediyelerinin şaibeli hiçbir durumu yok mu? Yargı muhalefeti hizaya sokmak, had bildirmek için kullanılan bir aparat. Her delegeye saat dağıtılmasının altında ne var? Kongreye şaibe bulaştı mı noktasında araştırma yapması gereken Türk yargısı” ifadelerini kullandı.
“CHP’NİN DE ELEŞTİRİLMESİ GEREKİYOR”
Millet İttifakı çatısı altında seçilerek AK Parti’ye geçen milletvekillerine ilişkin açıklamada bulunan Doğan, “Biz 6'lı Masada 3-6 Mart döneminde çok tartışılmıştık. 'Neden Kılıçdaroğlu'nun adaylığına destek vermediniz' tepkiler görmüştük. O masa 6'lı değil 3'lü masaydı. CHP, İYİ Parti ve Demokrat Parti vardı. Ardından Saadet Partisi dahil oldu. Gelecek ve DEVA'nın katılması kimsenin anlamadığı bir şeydi. İktidarın içerisinden kopmuş isimlerle masa kurduk. Biz o zaman söylemiştik. DEVA ve Gelecek, Kılıçdaroğlu'nun adaylığını onaylamak için masaya dahil edildiler. Masaya Kılıçdaroğlu ismi hiç getirilmemişti. İsmi gelmediği için 'kazanacak aday' olarak üstü kapalı Kılıçdaroğlu'nun adaylığını desteklemeyeceğimizi ima etmiştik. Kılıçdaroğlu'nun adaylığının onaylanması karşılığında da diyet olarak CHP 39 vekil verdi. Bizim vekillerimizin gitmesi de yanlış. Özeleştiri yapıyoruz. Ancak, CHP'nin de eleştirilmesi gerekiyor. CHP'ye oy veren vatandaşın bu vekilleri neden verdin diye hesap sorması gerekiyor. CHP, İzmir'de 14 vekil çıkarıyordu, yine 14 çıkardı ama 10 tane vekili var. Bu hesabın yapılması lazım” dedi.
“VEKİLLER VEKALETİ KÖTÜYE KULLANDI”
“Biz normalde gidenlerin arkasından konuşmayız diyorduk ancak derecesini aştı” ifadelerini kullanan Doğan, “Vatandaş İYİ Partili vekilde, 'sen muhalefet vekilisin, halkı temsilen itiraz et, eleştir' dedi. İYİ Parti çatısı altında siyaset yap diye onları meclise gönderdiler. Kimseyi kara kaşı için seçip göndermediler. Vekiller, milletin onlara verdiği vekaleti kötüye kullandılar. Ne vicdani ne ahlaki şekilde açıklanacak durum değil. Toplum onlara gereken cezayı verecektir. 180 derece değişen insanlara toplum notu veriyor” diye konuştu.
“ÇIRAY’IN TEK AMACI PARTİYE ZARAR VERMEK”
İYİ Parti’den ihraç edilen Aytun Çıray’a ilişkin soruları da yanıtlayan Doğan, "Aytun Bey hakkında yorumda bulunmak istemiyorum. Partimiz ile alakası yok. Tek amacı partiye zarar vermek" dedi.
“VATANDAŞIN TEK GÜNDEMİ EKONOMİ”
Doğan açıklamasını şöyle sonlandırdı:
Vatandaşın tek gündemi ekonomi, hayat pahalılığı. Ancak ne yazık ki AK Parti gündemi belirliyor ve CHP o gündemin peşi sıra sürükleniyor. 1,5 yıl sonra yapacağımız seçime erken seçim diyemeyiz. Cumhurbaşkanı adaylarının tartışılması vatandaşın gündemi değil. Biz hayat pahalılığını konuşmalıyız. Ekonomist olan Cumhurbaşkanımız faiz indireceğini söylüyor. Ortada faiz indireceğimiz bir ortam olmamasına rağmen. Biz iktidarı eleştireceksek bunun üzerinden eleştirelim. Vatandaş bizden bunu bekliyor. Vatandaşın gerçek gündemini meclise taşıyın. Yapay gündemlerin peşine takılmayı doğru bulmuyorum.
