EĞİTİM

Eğitim Sendikaları okullardaki son durumu anlattı... İzmir'de sıkıntı hat safhada!

Eğitim Sendikaları okullarda yaşanan temizlik sorununa ilişkin açıklamalarda bulunarak, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in CHP'li belediyelere ve ilçe örgütlerine verdiği "Temizlik personeli olmayan okulları temizleyin" talimatını değerlendirdi. Sendika Başkanları temizlik sorununun geçici çözümlerle değil kalıcı olarak çözülmesi gerektiğini kaydetti.

Abone Ol

Hale Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullarda yaşanan temizlik sorunu, okulların veliler tarafından temizlenmesi kamuoyunun gündeminde önemli yer tutmaya devam ediyor. İzmir'de bazı okullardan gelen görüntüler sosyal medyada gündem olurken, vatandaştan da ciddi tepkiler alıyor. 

Eğitim – Sen 1 Nolu Şube Başkanı Nafiz Ceylan, Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Ali Kaya ve Eğitim - Sen önceki başkanı, eğitimci Necip Vardal Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda yaşanan temizlik personeli eksikliğine ilişkin açıklamada bulunarak, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in ilçe örgütlerine verdiği “Temizlik personeli olmayan okulları temizleyin” talimatını değerlendirdi.

CEYLAN: “TÜM OKULLARA EN AZ 2 PERSONEL”

MEB’in haftanın 3 gün çalışacak personel alımına, düşük ücretten dolayı talep olmadığını vurgulayan Ceylan, “MEB işgücü uyum programı kapsamında başvuruların yetersiz kalması ve çalışanların bunu kabul etmemesi nedeniyle, sendikaların, STK’ların, velilerin ısrarı üzerine geri adım attı. 30 bin tam gün tam ücretle personel çalıştıracağını dile getirdi ancak Türkiye’de yaklaşık 60 bin okulumuz var. MEB’in alım yapacağı 30 bin temizlik görevlisi ile 30 bin okula bir tane bile personel düşmemektedir. Açılan kadro 120 bindi ancak başvurular 30 binde kaldı, çünkü insanlar 500- 600 TL ücretle geçinemeyecek. Duyumlarımıza göre başvuruda bulunan 30 bin personel içinden de başvurusunu geri çekenler olmuş. Tüm okullara en az 2 personel görevlendirilecek şekilde çalışma yapmalıdır” dedi.

“İZMİR’DE SIKINTI HAT SAFHADA”

İzmir’deki okulların durumuna yönelik bilgi veren Ceylan, “Şu anda okulların bir çoğunda 3 gün gelenlerin sayısının az olması nedeniyle birçok okul veli desteğiyle temizlendi. Bundan sonraki süreçte temizlik sorunu daha da ön plana çıkacak. Çoğu okulumuzda sıkıntılar dile geldi, bizler de yerinde gördük. Öğretmenlerimizin ya da velilerimizin yapmaması gerekiyor ama bunu yapan yerlerle de karşılaştık. İzmir’de sıkıntı hat safhada. MEB’in atama yapmasını bekliyoruz” diye konuştu.

“GEÇİCİ ÇÖZÜMLERLE EĞİTİM OLMAZ”

CHP Lideri Özel’in hamlesinin ise geçici bir çözüm olduğunu dile getiren Ceylan, “Geçici çözümlerle olmaz. Her gün her dakika çocukların tuvaletinin temizlenmesi gerekiyor. Sınıflardaki temizliği kim yapacak. Bunlar geçici çözümler. Bizler bunun yerine devletin kamusal görevini yerine getirmesini istiyoruz. Bu MEB’in görevidir, yeterli personel göndermelidir. Vergilerimizin karşılığında eğitim alacak çocuklarımızın; temizlik en doğal hakkıdır. Geçici çözümlerle eğitim olmaz. Okullarımızın 1 gün kirli kalması çocuklarımızın sağlığını etkileyecek, öğretmenin sağlığını etkileyecek. Kalıcı çözümler önerilmeli” ifadelerini kullandı.

KAYA: “SİSTEM KİTLENDİ”

Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Ali Kaya, “Okullarda daha önceden asgari ücretli istihdam oluyordu yeterli değildi ama en azından çark dönüyordu. Şimdi işgücü uyum süreci kapsamında bir program belirlendi. Bu programda ücret yetersiz, bu yüzden de başvuru az, sistem kitlendi. Okullarımızda temizlik personeli ihtiyacı karşılanamıyor, bazı okullarda veliler, bazı okullarda müdürlerimiz inisiyatif alarak gündelikçilerle çözüm arıyor. Okullarda nasıl öğretmen normu varsa temizlik ve güvenlik normu da olmalı. Devletimizin bunun üstesinden gelecek gücü var. Ciddi yatırımlar var eğitim alanında ama geliyorsunuz temizlik personelinde sıkıntı var” dedi.

“BELEDİYELER ÖNCE KENDİ İŞİNİ YAPSIN”

CHP Lideri Özgür Özel’in talimatının palyatif çözüm olduğunu ve belediyelerin kendi ilçelerinde çöp sorununu çözemediğini kaydeden Kaya, ”Belediyeler kendi işini yapamıyor, İzmir’de çöp sorunu var, sokaklarda çöpler toplanamıyor. Oradan çözülecek bir şey değil o yüzden. Mahalli idareler zaman zaman bazı yerlerde bu işe el atıyordu geçmişte ama asıl olması gereken temizlik personelinin okullara atanması. İşgücü uyum programı tamamen çuvalladı kaba tabirle. Ciddi sıkıntılarımız var, bu iş palyatif çözümlerle dönmez, kalıcı çözümler bulmak gerekiyor. Okullarımız büyük, öğrenci sayılarımız çok, bu işin profesyonel şekilde yapılması gerekiyor” açıklamasında bulundu.

Eğitim-Sen 1 Nolu Şube önceki Başkanı Necip Vardal, süreci anlatarak, “Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) iş gücü uyum projesi kapsamında yeni bir uygulama başlattığını, okullarda istihdam edilecek temizlik personellerine ilk ay haftada 5 sonraki aylarda 3 gün çalıştıracağına ilişkin açıklama yaptı. Okullar açılır açılmaz bu uygulama kamuoyuyla paylaşıldığından ciddi tepki geldi özellikle velilerden ve sendikalardan. Eğitim – Sen’in itirazları vardı. Neredeyse cep harçlığına insanlar güvencesiz şekilde çalışmak durumunda kalacaklardı. İşin bu biçimiyle okulların hijyeninin sağlanabilmesi, temiz bir ortamın olması olanaksız biz şeydi. Haftada 3 gün temizlenecek, 2 gün kim temizleyecekti okulu? Uygulanabilir olmayan bir proje olması nedeniyle tepki oluştu” dedi.

“OKUL BAŞINA 1 PERSONEL DÜŞMÜYOR”

Gelen tepkilerin üzerine MEB bünyesine personel alımı kararı verildiği ancak bu defa da sayının yetersiz kaldığını dile getiren Vardal, “MEB 30 bin yeni personel istihdam edileceğini söyledi, 60 binin üzerinde okul var, okul ortalaması başına bile bir personel düşmüyor” ifadelerini kullandı.

“CHP İLÇE ÖRGÜTLERİ SÜREKLİLİĞİ SAĞLAMAZ”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in talimatı sonrası, CHP örgütlerinin okulları temizleme hamlesinin de doğru olmadığını aktaran Vardal, “CHP’nin kendi örgütleriyle okulları temizlemesini ben doğru bulmuyorum. Bu başka bir şeyin meşrulaşmasına neden olur. Devlet okullarında hijyenin sağlanması görevi devletin yükümlülüğüdür, sosyal devletin gereğidir, kamusal eğitimin de zorunluluğudur. Biz bunu hangi gerekçelerle olursa olsun siyasi partilere devredemeyiz. Siyasi partilerin yapması gereken bu eksikliğin iktidara baskı oluşturarak giderilmesini sağlamaktır. Yoksa ilçe örgütlerine talimat vererek ‘okulları temizleyin’ demek doğru bir yöntem değildir. Çünkü başka bir sürece neden olur. Yapılması gereken iktidara kamuoyu baskısı oluşturarak personelin güvenceli şekilde istihdamını sağlamaktır. İlçe örgütlerinin temizlemesi sürekliliği de sağlanamaz” dedi.