Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - CHP PM Üyesi ve İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, ilçe kongre delege seçim sürecini değerlendirdi. Nalbantoğlu, "Seçimler bence genel bir değerlendirme yaparsak kötü geçmedi. Ben de istatistiki olarak sonucu yok bu konunun. Ancak İl Başkanımız İzmir'deki bin küsur mahallenin büyük kısmında uzlaşarak, anlaşarak tek listeyle seçime gidildi" dedi.
Nalbantoğlu şunları kaydetti:
"TARTIŞMALARA YOL AÇACAK BİR DURUM DOĞMADI"
Yarışların olduğu mahallelerin de olduğunu biliyoruz tabi. Ben bugün partimizin ihtiyacı olan dayanışma, yan yana durma meselesinde İzmir'in çok iyi bir sınav verdiğini düşünüyorum. Buradan da başta mahallelerde olan, mahalle delegesi olan arkadaşlarımın sağduyusuna yürekten teşekkür ediyorum. Bu işi organize eden ilçe ve il yönetimimize yürekten teşekkür ediyorum. Kimilerinin umduğu gibi büyük tartışmalara yol açacak durum doğmadı.
"SÜREÇ ÇOK OLUMLU GİTTİ"
Tabi tartışmanın olması da çok doğal... Hiçbir tartışmanın olmaması doğal değil. Tabi tartışma olacak, tabi ki insanlar iddiasını ortaya koyacak. Oy verecek insanın ilçe yönetiminin oluşmasında iddiasını ortaya koyması, kararının da orada olması talebi çok doğal. Diğer oy kullanacak üyenin de bu talepte olması çok doğal. Her şeye rağmen süreç çok olumu gitti.
"GÖLGE ETMEYİN!"
İzmir'in 3 mahallesinde delege seçimlerine başka ilden milletvekilinin gözlemci olarak katılacağını duyduğunu ve buna çok üzüldüğünü kaydeden Nalbantoğlu, "Sadece bu süreçte dün bir şey duydum ve ondan çok üzüldüm. Bunu soracağım da gittiğim zaman... 3 mahallemize milletvekilleri gözlemci olarak katılacakmış! Ne demek ya? Böyle bir şey olabilir mi? Böyle bir şeye ihtiyaç mı var! Neyi gözleyecek arkadaşlar! Buradaki il yönetimi ne iş yapar! Buradaki il yönetimine karşı bir güvensizlik mi var! İl yönetimi süreci bitirmiş zaten, yüzmüşüz kuyruğuna gelmişiz! Bir şey yokken, 3 tane mahalleye gözlemci atamaya çalışmak da 'Ya bak işte aslında burada problem var' algısı yaratmaya çalışmak? Bir problem yok kardeşim! Bir problem yok, gölge etme başka ihsan istemeyiz biz! Gölge etmeyin, gölgeniz düşmesin, öyle bir gözlemciye falan ihtiyaç yok! Bunu partili arkadaşlarımız, ilçe yönetimlerimiz, il yönetimimiz sonuna kadar başarırlar, olması gerektiği şekilde çözerler" dedi.
Nalbantoğlu konuya ilişkin şunları söyledi:
"UYARILACAK BİR ŞEY VARSA İLÇEYİ, İLİ UYAR!"
Ne alakası var ya! O gözlemci olacak milletvekili arkadaşlarıma da haksızlık etmek istemem ama beni İzmir Milletvekili olarak Trabzon'a ya da Aydın'a bir mahalleye gözlemci gönderseler, 'Ne alakası var' diye ben sorarım. Ne demek ya bu, 'Niye gideceğim ben oraya? Trabzon'da milletvekili mi yok, Trabzon'da, Aydın'da il yönetimi, ilçe yönetimi mi yok kardeşim' derim. Uyarılacak bir şey varsa; söz konusu ilçeyi uyar. Eğer uyarılacak bir şey varsa söz konusu ilçeyi, il yönetimini uyar. Nereden çıkıyor bu? O arkadaşlar kusura bakmasın, böyle bir dünya yok!
"NEYİ GÖZLEYECEKSİN, NEYİ TANIYORSUN"
Geldim ben, 'Buca, Karabağlar Mahallesi'nde şu mahallede gözlem yapacağım' yok ya! Neyi gözleyeceksin, neyi tanıyorsun? Böyle bir uygulama da, böyle bir dünya da yok. Ben buna çok üzüldüm. Son zamanlarda yaygın olan algı yaratma modasının bizim partimize maalesef bir parça yansımış şekli diye düşünüyorum. Hiç doğru bulmuyorum. Biz il, ilçe yönetimlerimizle, üyelerimizle, mahallelerimizle, hepsiyle bu işin altından kalkabilecek yetenekte, kabiliyette insanlarız.
"ÖĞRENİRSEM DÜŞMAN OLURUM!"
Dün bazı milletvekili arkadaşlarımızın katılımıyla, il başkanlığımızın ev sahipliğinde milletvekili toplantısı yaptık. Bir milletvekili arkadaşımız da, sizin söylediğiniz gibi 'Bazı İzmir milletvekili arkadaşların talebi bu' dedi. Ya tamam kardeşim olabilir ama her doğru her kulağa söylenmez. Söylersen yarayı kaşırsın, büyütürsün. O da isim söylemedi, hangi İzmir milletvekillerinin talebi olduğu noktasında, ben de sormadım. Toplantı bittikten sonra konuştum, yine sormadım kimdir bu diye. Öğrenmek istemiyorum kardeşim, olumsuz hiçbir şey öğrenmek istemiyorum. Çünkü hepsi benim kardeşim, arkadaşım. Öğrenirsem kendi huyumu biliyorum; düşman olurum, kızarım, büyütürüm konuyu kafamda, öğrenmek istemiyorum, merak da etmiyorum.