YEREL POLİTİKA

CHP'li Bakan o iddialarla ilgili sessizliği bozdu: Tugay'la anlaşamadığımız tek konu yok!

CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'la arasının açık olduğu yönündeki iddiaları yanıtlayarak, Tugay'ın karşısında bir saflaşma olup olmadığı, gençlik ve kadın kolları kongrelerindeki ayrışmalara ilişkin soruları yanıtladı. Bakan, genç belediye başkanları içinse, "Siyaseti bilen arkadaşlar, tutkulular, hırslılar. Onların o mücadele azmi, siyasette daha etkin olma çabasını anlayışla karşılamak lazım" dedi.

Abone Ol

Hale Halime ERDOĞAN / GÜNDEME BAKIŞ - CHP İçişleri Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’la arası açık olduğu iddia edilen isimler arasında yer alıyordu. Parti kulislerinde Bakan ve İzmirli Parti Sözcüsü Deniz Yücel’in, bir grup genç belediye başkanıyla ittifak oluşturarak Tugay’ın karşısında hareket ettiği, gençlik ve kadın kolları kongrelerinde Tugay’ın olumlu baktığı adayın karşısına aday çıkarttıkları konuşuluyordu.

Geçtiğimiz günlerde İzBB Başkanı Cemil Tugay’ı makamında ziyaret eden Murat Bakan, parti kulislerinde yankı bulan söylentileri değerlendirdi. Bakan, hakkındaki “Belediyelerde kadrolaşıyor, akrabalarını işe aldırıyor” iddialarına da tek tek yanıt verdi.

“İZMİR’E YETERİNCE VAKİT AYIRAMADIK”

İzBB Başkanı Cemil Tugay’la arasında hiçbir sorun olmadığını anlatan Bakan, “Cemil Başkanla biz adaylık sürecinde ve belediye başkanı olduğu güne kadar çok sıkı mesai içindeydik. Türkiye’nin gündemi yerel seçimlerdi. Yerel seçimler bittikten sonra Türkiye siyaseti o kadar dinamik bir hale geldi ki; Norveç’teki bir siyasetçinin 15 yıl milletvekilliği yaptığında karışılabileceği problemleri siz 1 hafta içinde yaşıyorsunuz. Sabahtan akşama kadar gündem değişiyor. Dolayısıyla bu kadar yoğun mesai içinde sürekli İzmir’de bulunma imkanımız yok. Bizim sadece milletvekiliyken, Genel Merkez görevimiz yokken İzmir’e ayırdığımız vakitle, Genel Başkan Yardımcısı olduktan sonra ayırdığımız vakit arasında ciddi bir fark var. Ben geçmişte haftanın 3 günü İzmir’de kalırken şimdi haftada 1 gün gelebilirsem şanslı görüyorum kendimi. Buna rağmen biz Cemil Başkanı hem Genel Başkanımızla birlikte ziyaret ettik, hem ben İZSU Genel Müdürüne yapılan polis baskını arkasından ziyaret ettim, hem de Allah rahmet eylesin Haydar İnanır kardeşimizle ilgili başsağlığı için de gittim. Aslında bizim diyaloğumuz hiç kopmadı ama İzmir’e yeterince vakit ayıramadık. Cemil Tugay ile bunun hiçbir ilgisi yok. Bizim başkan olmasını arzu ettiğimiz, bunun için mücadele ettiğimiz ve bu işi hakkıyla yapacağını düşündüğümüz bir arkadaşımız, öyle de yaptığına inanıyorum” dedi.

“KADIN, GENÇLİK KOLLARI BAŞKANI KİM OLMUŞ ÖNEMİ YOK”

Tugay’ın karşısında güç birliği oluşturulduğuna yönelik iddiaların gerçeği yansıtmadığını kaydeden Bakan, “Kadın kolları başkanı kim olmuş, gençlik kolları başkanı kim olmuş, hiçbir önemi yok. Kim olursa olsun bir CHP’li olacak, o yüzden hakikaten önemi yok yani. İl Başkanı kim olacak? Ben sadece şunu isterim; iyi eğitimli, partiyi iyi temsil temessül eden birisi kadın kolları başkanı olsun. İyi eğitimli partiyi temsil temessül eden birisi gençlik kolları başkanı olsun. İl Başkanlığı için de durum aynı. Bu mücadele ve yarış için taraf olmayı ben doğru bulmuyorum” ifadelerini kullandı.

“ORTAK TAVRIMIZI HEPİNİZ HİSSEDECEKSİNİZ”

İzmir’de tüm tarafların yumruk olduğunu dile getiren Bakan, “Bizim durumumuz şudur; İzmir’in 3 genel başkan yardımcısı Murat Bakan, Deniz Yücel, Gökçe Gökçen genel merkezde; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Cemil Tugay burada ve tüm ilçe belediye başkanlarımızla hepimiz bir yumruk gibiyiz. Bunu da herkes hissedecek. Bizim ortak tavrımızı hepiniz hissedeceksiniz. İzmir Büyükşehir Belediyesi Murat Kurum tarafından hedef alındığında bunu görmüş olmanız lazım” açıklamasında bulundu.

“GENÇ BELEDİYE BAŞKANLARIMIZIN ETKİNLİK ÇABASINI ANLAYIŞLA KARŞILAMALIYIZ”

“Genç belediye başkanlarımızın hepsi siyasetten, gençlik kollarından gelen etkili ve güçlü siyasetçiler” diyen Bakan, “Siyaseti bilen arkadaşlar, tutkulular, hırslılar. Onların o mücadele azmi, siyasette daha etkin olma çabasını anlayışla karşılamak lazım. İzmir’de Büyükşehir Belediye Başkanı yerel yönetim anlamında kentin lideridir. İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ilçe belediyelerin uyumu bizim için çok kıymetli. Bizim arzumuz Büyükşehir Belediye Başkanımız ve ilçe belediye başkanlarımızın uyumlu şekilde çalışması. Genel Başkan Yardımcıları olarak bizim yapacağımız iş de; bir anlaşmazlık varsa orada o anlaşmazlığı gidermek noktasında olmalı ama ben açıkçası öyle bir anlaşmazlık olduğunu da düşünmüyorum” diye konuştu.

“TUGAY’LA ÜZERİNDE ANLAŞAMADIĞIMIZ TEK KONU YOK”

Tugay ile aralarında hiçbir anlaşmazlık olmadığını vurgulayan Bakan, “Cemil Başkanla uzun bir görüşme yaptık. Üzerinde anlaşmadığımız, ayrı düştüğümüz hiçbir konu yok. Önceliğimiz hem Cemil Başkanın yerel yönetimdeki yaratacağı başarı hikayesi ve ona vereceğimiz destek, hem de önümüzdeki genel seçimlerde CHP’nin oyunu artırmak. Bunun için mücadele edeceğiz. Hepimizin ortak hedefi CHP'nin hak ettiği oya ulaşmasını sağlamak. Aramızda ayrıştığımız hiçbir şey yok” dedi.

“BAKANLIĞIN SINAVINI BİRİNCİLİKLE KAZANDI”

Bakan, belediyelere akrabalarını aldırdığına yönelik kamuoyuna yansıyanların gerçekle bağdaşmadığını anlatarak, “İzmir’in bu kadar milletvekili içinde sadece bir kişiye yönelik ve bilhassa bir kişi tarafından bir şey varsa onun değerlendirmesini kamuoyu yapar. Büyükşehir Belediyesi’nde benim çalışan sadece bir tane akrabam var; o da Aziz Kocaoğlu döneminde girdi. Kendisi sözleşmeli astsubay iken otomotiv konusunda üniversite eğitimi aldığı için sözleşmesi bitince ESHOT’a giren bir kuzenim. Bu çocuk bir komando astsubay, ismi Uğur. Çevre Şehircilik Bakanlığının açtığı meslekte yükselme sınavını birinci olarak kazanıp şef olan, arkasından yine aynı Bakanlığın açtığı meslekte yükselme sınavında yine birinci olarak müdür olan bir arkadaşımız. Yani kendi liyakati, becerisiyle, hakkıyla belediyede çalışıyor. Onun dışında benim belediyede bir tane akrabam yok” ifadelerini kullandı.

  

“ARKADAŞLARIM VAR AMA KENDİ LİYAKATLERİYLE O KONUMA GELMİŞTİR”

Bakan kadrolaşma iddialarına yönelik ise şunları söyledi:

Tunç Soyer döneminde önerdiğim bir arkadaşımız vardı teftiş kurulunda. Daire Başkanlığı yaptı sonra görevden alındı. Yine benim sevdiğim, saydığım arkadaşlarım tabi ki vardır ama benim referansımla değil kendi liyakatleriyle, becerileriyle o konumlara gelmişlerdir.