GÜNDEME BAKIŞ - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Menemen'de şehit edilen Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay için düzenlenen resmi törenin ardından, CHP İzmir İl Başkanlığı tarafından organize edilen törene katıldı. Devrim Şehidi Kubilay anıtına çelenk sunumuyla başlayan törende "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" sloganları atıldı.
ÖZEL: “ATATÜRK’ÜN HATIRASINA, VASİYETİNE SAHİP ÇIKMAK CHP’LİLERİN NAMUS BORCUDUR”
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, 93 yıl önce Menemen’de katledilen Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki Bey için düzenlenecek anma töreninde yaptığı konuşmasında; “Grubumuzda yer alan 130 milletvekilimiz bütçe görüşmeleri için mecliste ama onların da selamlarını kabul ediniz, yürekleri burada sizlerledir. Dün Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Hacı Bektaş Veli’ye gidişinin 104. yılıydı bugün de buradayız. Samsun’da yola çıkan ve birçok kongre gerçekleştirerek büyük kuruluşu örgütleyen Mustafa Kemal Atatürk’ün attığı her adıma, vasiyetine, hatırasına sahip çıkmak tüm CHP’lilerin namus borcudur” ifadelerini kullandı.
CHP Lideri Özel sözlerini şöyle sürdürdü;
“KUBİLAY’IN ATATÜRK’E OLAN BAĞLILIĞI HEPİMİZE ÖRNEK OLMALIDIR”
Görev yaptığım sürece böyle anlamlı günlerde yıl dönümlerinde ya da büyük acıların, büyük travmaların anma törelerinde var olmaya devam edeceğim. Madımak ’ta, Sivas’ta CHP Genel Başkanı olarak orada olacağım. Madımak bir utanç müzesi olana kadar Türkiye Cumhuriyeti de onlardan özür dileyene kadar o yüreğimde ateş yanacak. Dün gece de yüreğimiz yandı ve 6 evladımız bu vatan için şehit oldular. Onlara bir kez daha Allah’tan rahmet diliyoruz. Şimdi de 93 yıl önce Kubilay’ın şehit olduğu yerdeyiz ve onu koruyan iki vatan evladımız burada katledildi. Gericiler devrimlere, Cumhuriyete, Atatürk’e başkaldırdı ama elindeki eksik teçhizata, elindeki mühimmatın amaca uygun olmamasına rağmen Kubilay Cumhuriyeti savundu. Biliyordu ki başını eğseydi bu ülkenin bağımsızlığı için elinden geleni yapmış olmayacaktı. Bazen devrimciler, Atatürkçüler böyle işte boyun eğmek, baş eğmek yerine boyun verirler, boyun veriler. Hepimize Kubilay’ın Atatürk’e bağlılığı örnek olmalıdır.
O 4 TEĞMEN ATATÜRK’ÜN, KUBİLAY’IN VE BENİM TEĞMENLERİMDİR”
10 Kasım töreninde Atatürk’ün fotoğrafını asmak istemeyen askerlere, karşı çıkan 4 teğmen Atatürk’ün Kubilay’ın ve benim teğmenlerimdir. 10 Kasım’da Atatürk’ün resmini yakaya asmamayı hararetlendiren bir Milli Savunma Bakanı, iğneleri yokmuş diyor; hangi koltukta oturduğunu, geçmişte hangi görevlerini yaptığını ve ordunun görevini unutmasın. O ordu vatanın teminatıdır, sivil siyasetin, demokrasinin teminatıdır. Yakasında Atatürk resmi takmayanlara haddini bildirenleri, görevlerini hatırlatanları o resmi asmayan ile aynı kefeye koymak, disipline vermek, onlara cuntacı demek hadsizliktir. Herkes haddini bilecek. Atatürk’ün ordusunda Türk Silahlı Kuvvetlerinde asla ve asla Atatürk’e saygısızlık, hatırasına saygısızlık mazur görülemez. Buna gösterilen her tepki Atatürk e vatana bağlılıktır, mazur görülen her tepki de vatana ihanettir.
“O CEMAAT VE TARİKATLAR ATATÜRK VE CUMHURİYET DÜŞMENI YETİŞTİRMEYİ AMAÇLAYANLARDIR”
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin çıkıp karşımıza bir takım cemaat ve tarikatları STK olarak nitelendirerek onları savunmuş ve onlarla yapılan protokolleri savunmuştur. O protokol yaptıkları; gencecik kız çocuklarının cayır cayır yanmasına müsaade edenlerdir, Ensar Vakfı’nın yurtlarında tacize, tecavüze uğrattıkları o çocukları koruyamayanlardır. Barınma sorunundan dolayı aileleri ve çocukları istismar ederek çocukların beyinlerini yıkayalar, bu vatana değil de onları Atatürk ve cumhuriyet düşmeni yapmaya çalışanlardır. Bu milletin çalışkan, namuslu ve yoksul ailelerin çocuklarını alıp da sadece size ideolojik bir zemin yaratmak. Onları istismar etmenize izin vermeyeceğiz.
"TARİKATLARIN DEVLETİ ELE GEÇİRMESİNE 'DUR' DİYORUZ"
Gençlik Kolları Başkanımız "Onlar ne kadar çok olurlarsa o kadar olacağız" dedi, öyle düşünme başkanım, bu ülkenin geçmişte hangi siyasi partiye oy vermiş olursa olsun, 82 milyon evladının içinde gerekirse Atatürk için canını vermek isteyenler bu şımarmışlardan binlerce çoktur. Ellerinde bulundurdukları yetkilerle şımartılanlar, baskı yapanlar, hoca efendiyle aynı menzile farklı yollardan yürüyenlerin ne olduğu darbe girişimiyle ortaya çıktı. Bizler yapmayın derken, birlikte Anayasayı değiştirenler 15 Temmuz'da halkın üstüne sürülen araçlara benzin doldurdular. Cemaatlere bugün yeniden alan açanlara söylüyorum; her sırtını sıvazladığınız tarikat MEB'de yapılanarak, Adalet sisteminde ve silahlı kuvvetler içinde yapılanarak Cumhuriyete olan kinni kusacak, namluyu bu millete çevirecektir. Biz Atatürkçüler, Menemen'in güzel insanları, İzmir'in Cumhuriyetçileri onlar namluyu millete çevirdiklerinde bu milleti ve bayrağı koruyacağız. Tarikatların devleti ele geçirmesine dur diyoruz.
"BİZ KAZANACAĞIZ"
Geçmişte Menemen'de çok coşkulu törenler olurdu sonra giriş sayısını sınırlandıralar. CHP'den 10 kişi girebilir dediler. Ben bugün CHP'lilerin ne yapacağından emindim, ne sabah törende 10 kişiydik, ne şimdi yalnızız. Menemenliler, İzmirliler, Atatürkçüler, Cumhuriyetçiler varsa umut var. Umut hepimizdedir. Çağrılmasanız da size ihtiyaç olan her yerde, gücümüzü göstermemiz gereken her yerde hep birlikte mücadele etmeye var mıyız! Biz kazanacağız.
SOYER: "TARİH HAİN VE KORKAKLARI YAZMAZ"
İzBB Başkanı Soyer, törende yaptığı konuşmada, "Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan, Bekçi Şevki 93 yıl sonra bugün bizimle buradalar, cesaretleri, yoldaşları burada. Ölmediler ölümsüzleştiler. Bizler gözümüzü kırpmadan ilelebet buradayız. Tarih korkakları, hainleri yazmaz. Saltanat ve hilafet sevdalılarını yazmaz, canlarını feda ederek Türkiye Cumhuriyeti'ni payidar kılanları, kahramanları yazar. Tarih dün vefat eden kahraman şehitlerimizi de yazacak" dedi.
"KARANLIĞIN KARŞISINDA DURACAĞIZ"
"Yazık ki halkın düşmanları bugün de cumhuriyetimizi kemirmeye çalışıyor" diyen Soyer, "Kadınların özgür olmasına, fikri hür Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı yeni Menemen olayları hayal etmeye devam ediyorlar. Yok öyle yağma, Cumhuriyetin çocukları buna izin vermez. Nöbet tutuyoruz, tutmaya devam edeceğiz. Bizler Hasan Tahsin'in evlatlarıyız. Dini referanslarla eğitim sisteminin şekillenmesine İzmir geçit vermez. Bizi bu yoldan kimse döndüremez. 100 yıldır Cumhuriyet nesilleri yetiştiren okullarımıza sonuna kadar sahip çıkacağız. Cumhuriyete sahip çıkmak istiyorsak cesarete, bir arada olmaya ve umuda daha çok ihtiyacımız var. Biz karanlığın karşısında dimdik duracağız. Özgürlüğe, barışa, adalete zarar vermeye çalışanlara geçit vermeyeceğiz. Okulları tarikata açmak isteyen karanlık zihniyete izin vermeyeceğiz. Sıra bizde, yaşasın demokrasi, laiklik, cumhuriyet" ifadelerini kullandı.
