YEREL YÖNETİMLER

Bayraklı'da sözleşme krizi... Sendika: Teklif edilen komik bir rakam!

Bayraklı Belediyesi'nde işçiler ve yönetim arasındaki sözleşme krizi halen sürüyor. Sendikalı işçiler, sözleşmenin ikinci 60 günlük sürecinin bitmesinin ardından toplantının sonunda belediye bahçesinde toplandı. Sendika Başkanı Yıldız, "parasal olarak konuştuğumuz sözleşme sürecinde bize teklif edilen rakam yaklaşık 19.31 gibi komik bir rakam. Bu rakamın bizim tarafımızdan kabul edilmesi, hele hele düşünülmesi sadece ve sadece komik olur. Böyle bir rakam kabul etmiyoruz" dedi.

Abone Ol

GÜNDEME BAKIŞ - Bayraklı Belediyesi'nde sendikalı işçiler, sözleşmenin ikinci 60 günlük sürecinin bitmesinin ardından toplantının sonunda belediye bahçesinde toplandı.

DİSK Genel-İş Sendikası İzmir 6 Nolu Şube Başkanı Değer Yıldız, süreç boyunca aynı koşulların sürmesi halinde yapılan teklifin kabul edilmeyeceğinin altını çizerek ''Buradaki bütün arkadaşlarla yaklaşık 60 gündür toplu iş sözleşmesiyle ilgili süreci takip ediyoruz.  Sözleşmemizin ilk 60 günlük süreci bitti. İdari bir takım maddeler geçti, sosyal haklarla ilgili bazı maddeler geçti ama asıl sözleşmenin ana gövdesini oluşturan maddelerimizin çoğu hala duruyor. 

Bugün de ikinci 60 günlük süreçle ilgili ilk defa parasal olarak konuştuğumuz sözleşme sürecinde bize teklif edilen rakam yaklaşık 19.31 gibi komik bir rakam. Bu rakamın bizim tarafımızdan kabul edilmesi, hele hele düşünülmesi sadece ve sadece komik olur. Böyle bir rakam kabul etmiyoruz. Ve bu rakamlarla görüşmeyi sürdürmemiz mümkün olmadığı için de toplantı kapatılmış ve sizlerle bir araya gelmiş bulunmaktayız. Biz bu iş yerinde şehrin bütün pisliğini, bu iş yerinin bütün kahrını çeken işçileriz.'' dedi.

Konuşmasının devamında Yıldız, sürece dahil olmayan işçilere de seslenerek şunları söyledi;

''Belediyelerin durumunun ne olduğu bizi bağlamıyor. Çünkü durumun sorumlusu biz değiliz. Aldığımız ücretle eğer biz ev kiramızı ödeyemeyeceksek, elektrik ve su faturamızı ödeyemeyeceksek, insanca yaşamayacaksak ve yaşam koşulları böyle devam edecekse, hele hele biz yüde 20 vergi diliminde 28 bin  30 bin maaş alırken, maaşımızın tamamına yaslansak sadece 4 bin 500 lira gibi komik bir rakamsa ve bugün bunu yapan da sosyal demokrat belediyeyse şunu herkes bilsin. Biz bu süreçte şuna hazırız. Üstümüze ne düşerse düşsün, ne yapmamız gerekirse gereksin sonuna kadar gidicez. Çünkü bu rakamlarla yaşamak mümkün değil. Bu rakamlarla geçinmek mümkün değil. Bu rakamları kabul etmek asla ve asla mümkün değil. Sefalet ücreti istemiyoruz. Arkadaşlar verilen teklifle, sözleşmenin tamamına verilen rakamla beraber elinize geçecek para  yüzde 15 vergi diliminde yaklaşık 35 bin lira. Yani o kadar büyük bir zam ki, artık bunu nasıl ve nerelere harcayacağımızı hesaplayamadık. Özellikle sendikanın yaptığı eylemlere ve etkinliklere katılmayan, kendini işin dışında tutan, hala bireysel çıkar ve menfaat uğruna başka işlerin peşinde olan arkadaşlara sesleniyorum. 

Bu dava ekmek davası. Bu dava namus davası, bu dava onur davası. Bu süreçte ya adam gibi hepimiz bir bütün olup kendi geleceğimiz, çocuklarımızın yarını için adam akıllı bir mücadele verip, sonunda aldığımız haklarla insanca bir yaşamı ya hep beraber sürdüreceğiz ya da sürekli tavizler verip, başka korkular yaşayıp, sürekli yaşamayı tercih edeceğiz. Bu bir eylem değil, bu şu anda sendika olarak aldığımız ilk teklif. Diğer belediyelerde olduğu gibi aldığımız teklifi sizlerle paylaşmak için karşınıza çıktık. Burada anlatıyoruz. İlk teklifleri bu. Bu teklifin bizim açımızdan kabul edilecek tarafı yok. Önümüzdeki süreçte zaten böyle devam ederlerse, yasal ve anayasal bütün haklarımızı kullanacağımızı, asla geri adım atmayacağımızı, tereddüt etmeyeceğimizi herkesin bilmesini istiyoruz. Ve bugünden itibaren sendikanın attığı her mesaja, çağırdığı her alana, söylediği her söyleme bütün işçi arkadaşlarımızın kaytsız ve şartsız bir şekilde katılmasını istiyoruz. İnsan gibi yaşamak istiyorsanız birleşmekten, mücadele etmekten başka yol yok. 

Biz kimseyle kavga etmiyoruz. Kimsenin cebindekine el uzatmıyoruz. Kimseden hiç birşey istemiyoruz. Sadece çalışıyoruz, alın terimizin hakkı neyse  onu talep ediyoruz.''